Genel Başkanımız Sayın Dr. Devlet Bahçeli'nin
29 Mayıs İstanbul’un Fethi’nin 554. Yıldönümü Nedeniyle Yayınladıkları
Kutlama Mesajı

29 Mayıs 2007

Büyük Türk Milleti

İnsanlığın bilinen tarihinde; ortaya çıkardığı siyasal, sosyal ve kültürel sonuçları itibariyle çok önemli yeri olan İstanbul’un, ecdadımız tarafından fethinin 554.yıldönümünü gurur ve minnet duygularımla kutluyorum.

İstanbul’un fethi, yalnızca bir dünya kentinin el değiştirmesi gibi basit bir olay değil, sonuçları itibariyle küresel dengeleri bozacak, insanlığa yeni bir çığır açacak stratejik ve muhteşem bir hamledir.

Fetih, Türk milletini lider ülke yapmak üzere Söğüt’ten itibaren yaklaşık 250 yıldır gönüllerde saklı duran kutlu ülkünün zirveye ulaştığı; nesilleri aşan milli hedeflerin ve milli sabrın doğurduğu bir zafer olarak ortaya çıkmıştır. Bu üstün başarı çağ açıp, çağ kapatarak; Türk milletinin kutlu ülkü yolunda neler yapabileceğini de tüm dünyaya ispat etmiştir.

Bu tarihi hadise, tarihin akışını değiştirerek insanlığın gelişimine yeni ufuklar açmış, büyük bir ülkünün, disiplinli ve sistemli bir çalışmanın, tartışılmaz bir inancın ürünü olarak İstanbul’u yeniden bir kültür, inanç ve medeniyet merkezi haline getirmiştir. Bu tarihi kent, Türklük ve İslâmın eserleriyle tanışmıştır.

Büyük hükümdar Fatih Sultan Mehmet’in genç yaşına rağmen ulaştığı bu başarıda, yenilikleri yakından izleyen, cesur ve kararlı kişiliğinin yanı sıra, kutlu bir yönetim ve hükümranlık davasını şuurlarında taşıyan dönemin bilgelerinin ve bilginlerinin de önemli katkıları bulunmaktadır.

Peygamberimizin yüzyıllar öncesinden övgüsüne mazhar olmuş bu fetih hareketi ile tarihi Bizans İmparatorluğu ortadan kalkmış, Osmanlı İmparatorluğu yeni bir başkente kavuşarak bu kent ile birlikte Türkler dünyanın siyaset, ekonomi ve yönetim yapısını belirleyen küresel bir güç haline gelmişlerdir.

Bu tarihten itibaren, İstanbul, Türk milletinin sevgi, hoşgörü ve barış anlayışı ile beslenerek, farklı kültür ve inanıştaki insanların bir arada huzur içinde yaşadıkları bir uzlaşma merkezi olmuştur.

Fetihle birlikte değişik dinlere ve mensubiyete sahip unsurlar, hiçbir dönemde karşılaşmadıkları kadar şefkatli, bağışlayıcı ve adil bir yönetimle tanışmışlar, Türk medeniyetinin özünü ve özelliğini tanıma imkânı bulmuşlardır.

Tam bir hakkaniyet içinde ve bir arada yaşama ideali fetih ile birlikte bugünlere de örnek olacak bir biçimde hayat bulmuştur. Osmanlı Barışı olarak hâlâ anılan bu üstün yönetim ve paylaşma ortamını sağlayan unsur şüphesiz ki Türk milletinin asalet ve kudreti olmuştur.

Birlikte yaşama idealimizin sarsıntı geçirdiği, bir arada olma isteğimizin sekteye uğradığı günümüzde;  554 yıl önce ortaya konulan yüksek iradeye, uzlaşma ve hoşgörü anlayışına her zamankinden daha fazla ihtiyacımız olduğu bir gerçektir.

554 yıl önceki fetih ruhu yeniden dirilmeye başlamıştır. Ümidimiz odur ki, bu kudret saklı durduğu gönüllerden tekrar ortaya çıkacak; vatanımız Türk milliyetçilerinin iktidarında yürekleri ve gönülleri de fethederek layık olduğu mevki ve hak ettiği saygınlığa kavuşacaktır.

Bu duygu ve düşüncelerle İstanbul’u bir Türk-İslam kenti yaparak çağı değiştiren, dünyaya yeni bir başkent armağan eden, başta büyük hakan Fatih Sultan Mehmet olmak üzere fetihte yer alan ecdadımızın hatıralarını minnet ve şükran ile anıyor hepsine Cenab-ı Allah’tan rahmet diliyorum.