Milliyetçi Hareket Partisi Genel Başkanı Sayın Devlet BAHÇELİ’nin, “Balıkesir Mitingi”nde yapmış oldukları konuşma. 8 Mayıs 2015
Ana SayfaAna Sayfa  

Genel Başkan

Konuşmaları

Milliyetçi Hareket Partisi Genel Başkanı Sayın Devlet BAHÇELİ’nin,
“Balıkesir Mitingi”nde yapmış oldukları konuşma.
8 Mayıs 2015



Aziz Vatandaşlarım,

Saygıdeğer Balıkesirliler,

Değerli Dava Arkadaşlarım,

Muhterem Hanımefendiler, Beyefendiler,

Hepinizi sevgi ve saygılarımla selamlıyorum.

Balıkesir’de bulunmaktan ve siz saygıdeğer Balıkesir’li kardeşlerimle buluşmaktan mutluyum, gururluyum.

Bu vesileyle Ayvalık’a, Burhaniye’ye, Gömeç’e, Kepsut’a, Sındırgı’ya, Balya’ya, Dursunbey’e selam ve dualarımı sunuyorum.

 Gönen’e, Manyas’a, Susurluk’a, Bandırma’ya, Edremit’e, Havran’a Marmara Adası’na, Bigadiç’e, Erdek’e, İvrindi’ye ve Savaştepe’ye en derin muhabbetlerimi gönderiyorum.

Balıkesir’deki tüm vatandaşlarımı hiçbir ayrım gözetmeksizin en kalbi hislerimle kucaklıyorum.

Yürekleri Türkiye sevgisiyle dolu kardeşlerimle bizleri bir kez daha kucaklaştıran Cenab-ı Allah'a şükrediyorum.

Yeni bir dirilişi, yeni bir doğruluşu müjdeleyen bu toplantıya katılan, emek ve gönül veren herkesi en içten duygularımla tebrik ediyorum.

31 gün sonra yapılacak 7 Haziran Milletvekilliği Genel Seçimi’nin ülkemizin birliğine, milletimizin dirliğine, insanımızın refahına katkılar sağlamasını Allah’tan niyaz ediyorum.

Ve Milliyetçi Hareket Partisi’ne yıllardır inanan, itimat eden, oy ve destek veren tüm Balıkesirli vatandaşlarıma şükranlarımı sunuyorum.

Biliniz ki partimize duyulan güven boşa çıkmayacak, umutlar heba olmayacaktır.

Beklentiler karşılıksız, ihtiyaçlar cevapsız bırakılmayacaktır.

Balıkesir ihya oldukça, itibar kazandıkça, hizmet kervanı hızlandıkça bizim gönül huzurumuz, görevimizi ifa etmenin rahatlığı mutlaka artacaktır.

Sevinciniz sevincimizdir.

Mutluluğunuz mutluluğumuzdur.

Balıkesir’in daha iyiye ulaşması için birçok plan, proje ve hedeflerimiz vardır.

Sizlerden iktidar yetkisini aldıktan sonra Balıkesir’e her hizmeti sunacağız.

Yılgınlığa ve yorgunluğa şans tanımayacağız, bezginliğe ve atalete izin vermeyeceğiz.

Balıkesir’de yaşayan her kardeşimin, her vatandaşımın yanında tavizsiz şekilde duracağız.

Kuvay-ı Milliye’nin yurduna her şeyin en güzelini yapacağız.

Bunun için sizlerden çok şey bekliyor, hepinize verdiğiniz, vereceğiniz desteklerden dolayı teşekkür ediyor, açık hava toplantımıza hoş geldiniz diyorum.

 

Değerli Vatandaşlarım,

Saygıdeğer Dava Arkadaşlarım,

7 Haziran 2015 Pazar günü yapılacak 25.Dönem Milletvekilliği Genel seçimlerine tam 31 gün kalmıştır.

Bu seçimler Türkiye açısından hayati önemdedir.

Ve bu seçimler geleceğimizi tayin edecektir.

7 Haziran’da yalnızca milletvekili seçilmeyecektir.

Bundan daha da önemlisi Türk milletinin varlığı ve birliği oylanacaktır.

Türkçemiz oylanacaktır.

Vatanımızın ve bayrağımızın tekliği oylanacaktır.

Milli varlığımız, milli kimliğimiz ve milli haklarımız oylanacaktır.

Hükümetin tamamen iflas etmiş iç ve dış politikası değerlendirilecektir.

Dahası devletimizin akıbeti belli olacaktır.

Ya yurdum diyeceğiz, ya yutulmaya razı olacağız.

Ya ülkem diyeceğiz, ya topraklarımızın üleşilmesine göz yumacağız.

Ya bütünlük diyeceğiz, ya bölünmeyi sineye çekeceğiz.

Ya Türkiye ve Türk milleti diyeceğiz, ya da tükenmeye, dağılmaya ve parçalanmaya katlanacağız.

Sizler sandık başına gittiğinizde, yapacağınız tercihlerle;

√       Balıkesir’in kaderini tayin edecek, özlemlerini seslendireceksiniz.

√       Nasıl bir ülkede, nasıl bir şehirde ve hangi şartlar içinde yaşamak istediğinizi göstereceksiniz.

√       Boyut ve cesameti dayanılmaz seviyelere çıkan sosyal ve ekonomik felaketleri dikkate alıp, çocuklarınız adına sorumluluk üstleneceksiniz.

√       Milletin adını küllemeye ve köreltmeye çalışanlara mesaj vereceksiniz.

√       Türklüğe alerji duyanlara, milli mevcudiyet ve mirasa düşmanlık besleyenlere safınızı ve tarafınızı ispatlayacaksınız.

√       Yolsuzluğa, yoksulluğa ve yozlaşmaya tavrınızı ve iradenizi belirteceksiniz.

Şüphe etmiyorum ki, Balıkesir dün olduğu gibi yarın da yine Türk milletinin yanında duracaktır.

Balıkesir yine bağımsızlığın, adaletin, ahlakın, onurun ve hidayetin yolunda yürüyecektir.

Şimdi soruyorum sizlere ve gök gürültüsünü andıran cevabınızı duymak istiyorum:

√       Bizimle yürümeye var mısınız? (Evet)

√       MHP’nin iktidarına omuz vermeye hazır mısınız? (Evet)

√       Zalime, haine, caniye, vahşiye, teröriste ve tahrikten geçinen lobilere karşı bizimle aynı safta durmaya söz veriyor musunuz? (Evet)

Sürekli dedikodu yapan, ipotekli, icazetli ve hacizli Başbakanlık yapan Davutoğlu bu evetleri iyi dinlemelidir.

Türkiye’de hükümet yoktur.

Başbakan kayıp ve yok hükmündedir.

İktidar tükenmiştir.

İktidar yorulmuştur.

İktidar eskimiş ve kokmuştur.

Türkiye’nin yenilenmeye ihtiyacı vardır.

Fakat bu yenilenme Yeni Türkiye kepazeliği değildir.

Yenilenecek olan milli iradedir.

Yenilenecek olan hükümettir.

Yenilenecek ve teyidi yapılacak olan ahlaki kurallar, hukuki ve vicdani ölçülerdir.

Yenilmesi gereken ise AKP ve karanlık ortaklarıdır.

Yenilmesi şart olan kumpastır, tuzaktır, oyundur, kirli planlardır.

Buna ihtiyacımız vardır.

Buna zaruret vardır.

Türkiye böyle gitmemelidir, gidemeyecektir.

Balıkesir bugünkü iç karartıcı tabloya müstahak değildir.

Balıkesir AKP’ye mecbur olamayacaktır.

Türkiye bu ağır şartlara, bu çürümüş yönetime daha fazla katlanmamalıdır.

Bulanıklığı silmek, buhranı dindirmek, bunalım döngüsünü kırmak lazımdır.

Ülkemizin denge ve istikrara kavuşması acilen sağlanmalıdır.

Kaybolan güven, tükenen işbirliği ve uzlaşma kanalları tekrar canlandırılmalıdır.

Çünkü Türkiye Cumhuriyeti iflasın eşiğindedir.

Devlet çökmenin, millet çözülmenin, milli ve manevi değerlerimiz çürümenin sınır hattındadır.

Bunca sorunumuz ortada dururken, bunca mesele çözüm beklerken; Başbakan ne yapmakta, hükümeti nelerle vakit harcamaktadır?

Balıkesir’den soruyorum; ahlaken ve fiilen Başbakan’ın kim olduğunu, AKP’ye kimin genel başkanlık yaptığını bilen var mıdır?

Yetki, görev ve sorumlulukları Anayasayla çizilmiş Cumhurbaşkanlığı makamını hangi kötü niyetlere, hangi sakat amaçlara, hangi müflis politikalara kurban verildiğini Balıkesirli kardeşim görmekte midir?

Davutoğlu lafın gelişi Başbakan’dır.

Davutoğlu görüntüde Başbakan, esasta sarayın kuklasıdır.

Bir Başbakan düşünün ki, partisi için oy istemektense, başkanlık için yanıp tutuşan bir tiranın kapı kuludur.

Bir Başbakan düşünün ki, taşıdığı makamı ortadan kaldırmak, yani Başbakanlığı imha etmek ve 17-25 Erdoğan’a taşeronluk yapmak için adeta kıvranmaktadır.

Davutoğlu AKP’nin ne yapacağını, neleri vaat ettiğini, 7 Haziran’dan sonrasında iktidara gelirse hangi icraatlarını anlatmaktan bihaberdir.

İşi gücü Erdoğan’ı başkan yapmak, tek derdi Başbakanlığı, parlamenter sistemi havaya uçurmaktır.

Milletin emanetine hıyanetlik edip makamına bomba döşeyen bir Başbakan duyulmuş değildir.

Davutoğlu milletimizin huzuruna çıkacak yüzü kendisinde nasıl bulabilmektedir?

Davutoğlu başkanlık için kulis ve lobi çalışmasını yaparak aslında partisini, aslında iktidarını ve aslında TBMM’yi inkar etmekte, yok saymaktadır.

Erdoğan’ın gözünden düşmemek için panik halinde sağa sola koşturmaktadır.

Zira aldığı talimat budur.

Zincirlenmiş iradesiyle Erdoğan’a hizmetkârlıkla övünmektedir.

Türkiye bu yamalı, bu yırtık, bu delik deşik olmuş hükümet anlayışıyla mesafe alamayacak, yol yürüyemeyecektir.

Davul birisinin omuzunda, tokmak ise bir başkasının elindeyken iktidardan bahsetmek de akıl kârı olmayacaktır.

Erdoğan ise başlı başına garabettir.

Cumhurbaşkanlığının tarafsızlığı kalmamıştır.

Erdoğan açıktan siyaset yapmakta, alenen 400 milletvekili, bu olmasa da biraz daha azı için kampanya yürütmektedir.

Balıkesirli kardeşim, soruyorum sizlere;

√       Erdoğan’ın Anayasa’yı çiğnemesini normal görüyor musunuz? (Hayır)

√       Erdoğan’ın parlamenter sistemi bekleme odasına alma teşebbüsünü olağan görüyor musunuz? (Hayır)

√       Erdoğan’ın PKK’yla başkanlık pazarlıklarını, ölüm ve parçalanma üzerine bina ettiği gizli mutabakatını kabul ediyor musunuz? (Hayır)

Kararınız bu kadar net ve kesin ise, Erdoğan görevini ne hakla, hangi yetkiyle sabote etmektedir?

Bu hakkı kimden almıştır?

Cumhurbaşkanlığı makamının 10 Ağustos 2014’de çöktüğünü söyleyen Erdoğan’a bu imkân ve sufleyi kimler vermiştir?

Türk milleti 7 Haziran’da başkan ve hırsız adamlarını seçmeyecektir.

Türk milleti 7 Haziran sonrası için bölünme anayasasının ruhsat ve iznini de vermeyecektir.

O zaman Cumhurbaşkanı sıfatını taşıyan Erdoğan nasıl olurda meydan meydan gezebilmekte, hergün bir yerde siyasi demeçler verebilmektedir?

17-25 Aralık failinin Balıkesirli’yi ahmak yerine koymasına nasıl tahammül edilecektir?

Hayır, Balıkesirli kardeşim bu oyuna kanmaz, bu sahtekârlığa aldanmaz.

Balıkesirli kardeşim AKP-HDP-PKK arasındaki başkanlık ve iktidar paslaşmasına dayanmaz, buna prim vermez.

“Ne Mutlu Türküm Diyene” sözüne amansız düşman olanların, Türklüğü, Türk tarihini, Türk kültürünü ve Türk vatanını mahvetmek için sıraya girmiş Firavun taraftarlarına Balıkesir’den destek çıkmaz.

 

Aziz Balıkesirliler,

Bu şehrimiz Karesi Beyliği’nden Cumhuriyet’e kadar geçen uzun asırlar içerisinde hiçbir zaman yanlışın ve yıkımın içinde olmamıştır.

Umur Bey, Kaya Bey, Zağnos Paşa gibi devlet adamlarının yanı sıra, Şeyh Lütfullah, Hasan Baba, Paşa Sultan gibi manevi hayatımızın muhterem isimleri Balıkesir’in bağrından yetişmiştir.

İlim ve irfan sahibi Mehmet Birgivi, Ali Şuuri Efendi ve Hasan Basri Çantay Balıkesir’in milletimize kazandırdığı alim ve arif isimler arasında yer almıştır.

Balıkesir demek milli mücadele demektir.

Balıkesir demek işgal, istila ve ilhaka hayır demektir.

Balıkesir demek, mütareke yıllarında Alaca Mescit’te toplanıp da kurtuluştan başka çare olmadığını haykıran kahramanlık demektir.

Balıkesir demek, vatanımızın en karanlık döneminde cesaretiyle ileri atılan Leblebici Raşit demektir.

Ve Balıkesir demek sırtına adeta Türk vatanını, Türk tarihini alan Seyit Onbaşı demektir.

İhtiyaç olan her ortamda, lazım olan her durumda Balıkesir inisiyatif alarak milli vakarını, milliyetçi yönünü ortaya çıkarmıştır.

Allah’ın izniyle 7 Haziran’dan aynısı olacaktır.

Şimdi soruyorum;

√       Huzurlu bir geleceğe bizimle yürüyecek misiniz? (Evet)

√       Terörle, yolsuzlukla, yoksulla mücadele için bizimle yürüyecek misiniz? (Evet)

√       Küresel bir güce ulaşmış, bölgesinde liderlik vasfını kazanmış bir Türkiye için MHP’ye oy verecek misiniz? (Evet)

Geçmişte yaptınız, yine yaparsınız.

Geçmişte başardınız, yine başarırsınız.

96 yıl önce, vatanımızı esaret altına alma girişimlerine Balıkesir duyarsız kalmamıştır.

Biliyorum ki, Batı Anadolu’daki milli ve sivil direnişin başını Balıkesir eksenli kongre hareketleri çekmiştir.

Bu yönüyle Balıkesir’den “devletleşen belde” diye bahsedilmesi temelsiz değildir.

Devrin otorite boşluğu, yönetici elitin yabancılara boyun eğmesi, acizlerin manda ve himayeyi savunmaları, pek tabii topraklarımızın kirletilmesi buradan şiddetle reddedilmiştir.

Balıkesir’den dumanı tüten milli mücadele ruhu; korkmamış, tavsamamış, pes etmemiş, geri çekilmemiş ve asla da vazgeçmemiştir.

Amaç esaret değil, bağımsızlık etrafında somutlaşmıştır.

Amaç bağımlılık değil, insanca ve şerefli bir şekilde var olmaya odaklanmıştır.

Düşünebiliyor musunuz, Sevr’le birlikte, Güneydoğu illerimiz Fransa’ya, Trakya hukuken, İzmir ve çevresi ise fiilen Yunanistan’a verilmişti.

Bugün de planlanan budur.

Doğu’da Ermenistan devleti ve özerk bir Kürdistan’ın kurulması planlanmıştı.

Bugün de hedef budur.

Vatikanlaştırılmış İstanbul ise şartlı bir şekilde bize bırakılmıştı.

Benzeri girişimler halen devam etmektedir.

Ayrıca Marmara ve Boğazlar bölgesinin gerçek egemenliği ve yönetimi kurulacak bir uluslararası komisyona havale edilmişti.

Fırsat bulsalar yapacakları yine bu olacaktır.

Son yurdumuzun geri kalan bölümünün aşağı yukarı üçte ikisi de çıkar ve nüfuz alanları olarak Fransa, İngiltere ve İtalya arasında paylaştırılmıştı.

Bize de, yeni Türkiye olarak, kala kala Kastamonu vilayetiyle Sivas, Ankara ve Bursa vilayetlerinin birer parçası kalmış, denizlerle tek bağlantı güzergâhı da çok dar olacak şekilde Karadeniz’le sınırlandırılmıştı.

Sevr isimli ölüm belgesi Türk milletinin hayat alanını küçülte küçülte imhayı hedeflemiştir.

Türklerin Anadolu’dan çıkarılması için yüzyıllardır düşmanlık kuyruğunda nöbet tutan Haçlılar, sonunda içimizden devşirdikleri işbirlikçilerle en önemli adımlarını atmışlardır.

Bu işbirlikçiler AKP’de toplanmış, kaçak ve karanlık saraydan ilham almışlardır.

Bu sefalet yuvaları, bu milliyet ve millet hasımları; bağımsızlığımızı gözden çıkarmışlar, boyunduruk altında yaşamak için yandaşlarıyla sözleşmişlerdir.

Bugünkü iktidar koltuğunda oturanlarda milli haysiyet yoktur ve hiç de görülmemiştir.

İşgal yardakçıları, yabancı muhipleri, bölünme ve dağılma elçileri köşe başlarını tutmuştur.

Uğruna nice millet evladının şehit olduğu Türk vatanını teröriste, haine ve bölücüye peşkeş çekenler, Süleyman Şah Türbesi’nden korkakça kaçanlar bugün iktidardadır.

Balıkesir düşmandan çekinmemiş, tıpkı şu günlerde olduğu gibi, hıyanetin yaygınlığından, silahın gücünden, kabus senaryosunun etkinliğinden ürkmemiştir.

Milleti koyun sürüsü, kendilerini de çoban olarak görenler Türk milletinin kahrından, kuvvetinden ve tarihi kudretinden habersiz olduklarını sömürgecilerin uşağı olmakla kanıtlamışlardır.

Görüyoruz ki, Sevr’i diriltmeye çalışanlar güncellenerek tekrar gündeme oturmuştur.

Türkiye’yi bölmeyi ve etnik temelde çözmeyi amaçlayan küstahlar yeniden gün yüzüne çıkmış, tarihi hesapları masaya çıkarmış, mevki ve makam sahibi olmuşlardır.

Başbakan, pazarlığı çözüm görmüş, saraydaki Oslo’dan İmralı’ya kadar PKK’yı meşrulaştırma ve masum gösterme arayışına girmiştir.

Analarımızın gözyaşını kullanmışlar, hain niyetleri, türlü musibetleri alenileştirmişlerdir.

Biliniz ki, Türk milleti tıpkı 96 yıl önceki karanlık günlere paldır küldür gitmektedir.

Başbakan ve Cumhurbaşkanı milli ve manevi değerlerimize suikast düzenlemek için olmadık iftira, tezvirat ve karanlık kampanyalardan istifadenin peşindedir.

Türkiye sanki ikinci Mondros Mütarekesi’ni imzalayan savaş mağlubu, yenilmiş, teslim alınmış ve her tarafından kuşatılmış bir ülke görüntüsündedir.

Siyasi iktidar azıtmış, aklını yitirmiş, kontrolü kaybetmiş, her değerimizi darbelemiş ve damgalamıştır.

Türk milletini inkar eden Erdoğan ve Davutoğlu’dur.

Terörist affını hedef, yıkımı proje, Kürdistan’ı vizyon, çözülmeyi misyon, parçalanmayı pusula, bin yıllık hukuku bozmayı marifet gören Erdoğan ve Davutoğlu’dur.

Bölücülere Türkiye’yi vaat eden, Barzani’ye şefkat ve dostluk eli uzatan Erdoğan ve Davutoğlu’dur.

PKK’ya gelince kuzu gibi olan, hak arayanlara, demokratik itirazını gösterenlere ve muhalif duranlara gelince şahinleşen Erdoğan ve Davutoğlu’dur.

Türklüğü yok sayan ve hatta daha ileri giderek Türk diye bir şey yok deme ahlaksızlığını ve rezilliğini diline dolayan da Erdoğan ve Davutoğlu’dur.

 

Değerli Dava Arkadaşlarım,

Artık öyle bir iktidarla karşı karşıyayız ki, Türklüğün ayıplanması şöyle dursun, tarihten dahi silinme, dünyadan kazınma, medeniyet kulvarından sökülüp atılma çabaları sıradan hale gelmiştir.

Bu hastalıklı yaklaşım ve iftiranın, Türklere barbar diyen Haçlı emellerinden hiçbir farkı yoktur.

Söz konusu bu isnada, bu seviyesiz laflara hıyanet yakıştırması bile az gelecektir.

Türk milletinin 36 parçaya ayırma çabaları yetmezmiş gibi, yakın geçmişte “aslında Türk diye bir şey yoktur” diyenler AKP’de mevki ve koltuk sahibi olmuşlardır.

Zalimler koalisyonu bile bu kadarını yapamamıştır.

Yedi düvel başımıza üşüşmüştür de, bu kadarına bile cesaret edememişlerdir.

Elbette kimin kendisini ne gördüğü, nasıl tarif ve izhar ettiği önemli değildir.

Elbette kimin nereli olduğu, kökenini ve anasının dilini nasıl isimlendirdiği bizim açımızdan tartışılacak, polemik malzemesi yapılacak bir şey de olmamış ve olmayacaktır.

Ancak hiç kimse Türk yoktur diyemez ve diyemeyecektir.

Diyen de belasını mutlaka bulacak, yediği içtiği boğazına düğümlenecek, hak ettiği cevabı 7 Haziran’da Balıkesirli’den ve Türk milletinden alacaktır.

Eğer ki, bugünkü iktidar demokratik vasıtalarla görevden alınmaz, AKP geldiği gibi gitmezse milletimizi facialar beklemektedir.

Eğer ki, yalan, dolan, hırsızlık, rüşvet, rant ekonomisi, maneviyat tüccarlığı, dikta özlemleri, yetim hakkına göz koyan utanmazlık, fakir fukarayı istismar eden insafsızlık cezasız kalırsa Türkiye’nin bugünkü hali bile mumla aranacaktır.

Eğer ki, kötülük yapan, dedikodudan geçinen, tezvirata umut bağlayan, bölünmeyi kılavuz seçen kazanmayı sürdürürse, milli vicdan yere düşecektir.

Biliniz ki, AKP kazanırsa Türkiye kaybedecektir.

AKP kazanırsa Türk milleti zarara uğrayacaktır.

AKP kazanırsa Balıkesir solacak, ümitleri karacak, hedefleri yarım kalacaktır.

AKP kazanırsa; PKK sevinecek, İmralı canisi heyecanlanacak, sömürgeciler iştahlanacak, hainler alkışlayacak, küresel cinayet projeleri teyit edilecek, maalesef ki hepimiz, tüm Türk ve İslam dünyası kaybedecektir.

Tehdit bu kadar yakındır.

Erdoğan ve Davutoğlu’nun demokratik yollardan gitmesi şart olmuştur.

AKP saltanatının sonlanması elzem hale gelmiştir.

Bu çerçevede 7 Haziran, kazası olmayan bir seçimdir.

İktidar bu seçimlerde ikaz edilmeli ve bitişin başlangıcını yaşamalıdır.

Aksi takdirde vahim hadiseler hemen kapımızdadır.

Şu günlerden daha yürek yaralayıcı, daha hırpalayıcı ve daha acıklı dönemlerin yaşanması kaçınılmaz olacaktır.

Şimdi siz söyleyiniz;

√       Bunları göndermeye var mısınız? (Evet)

√       Bunları sandığa gömmeye kararlı mısınız? (Evet)

√       Buna söz veriyor musunuz? (Evet)

Bizimle Yürü Balıkesir.

Bizimle Yürü Balıkesirli kardeşim.

Balıkesirli vatandaşlarım, 7 Haziran’da;

Mührünüzü üç hilale vuracak mısınız? (Evet)

Onurlu bir hayatı seçecek misiniz? (Evet)

Adaletli bir düzeni tercih edecek misiniz? (Evet)

Huzura, emniyete, hakkaniyete oy verecek misiniz? (Evet)

Yokluğa, yoksulluğa, yolsuzluğa dur diyecek misiniz? (Evet)

Onursuzluğu, kutuplaşmayı, istismarı reddecek misiniz? (Evet)

Rabbim hep yüzünüzü güldürsün, her daim yar ve yardımcınız olsun.

 

Değerli Vatandaşlarım,

Milliyetçi Hareket Seçim Beyannamesini Toplumsal Onarım ve Huzurlu Gelecek vizyonuyla açıklamıştır.

Türk milleti söz ve hedeflerimize büyük bir ilgi ve yakınlık göstermiştir.

Kaynaklarını hesaplayarak açıkladığımız plan ve projelerimiz bir yönüyle bir iktidar programıdır.

Emekli kardeşim biliyorum, düşük aylığınla geçinemiyorsun. Zor hayat şartlarına mahkumsun. Hatta karnını doyurmak için ek iş yapıyorsun.

Emeklilerimize sesleniyorum, Mart ayında 1400 ve Eylül ayında 1400 lira olmak üzere yılda toplam 2800 lira Emekli Destek Ödeneği almak için bizimle yürüyün.

Mazlumlar, ezilenler, itilip kakılanlar bizimle yürüyün.

Çiftçi, esnaf, işçi, memur ile Cumhurbaşkanı ve milletvekili emeklisine aynı tutarda ödenek vermek için Bizimle Yürü Balıkesir.

Emeklilerimizin banka promosyonu alabilmeleri için Bizimle Yürü Balıkesir.

Esnafın emekli aylığından kesilen sosyal güvenlik destek priminin kaldırılması için Bizimle Yürü Balıkesir.

Şahit olun, sözümüz sözdür:

Emekli aylıkları arasındaki eşitsizlik gidereceğiz, emekli aylığı hesabındaki refah payını yükselteceğiz.

Kamu çalışanlarımızın çeşitli isimler altında ödenen tüm ek ödenekleri emekli aylığına yansıtacağız.

Emeklilikte yaşa ve prim gün sayısına takılan vatandaşlarımızın mağduriyetlerini çözeceğiz.

Asgari ücretle çalışan kardeşlerim, neler çektiğinizin farkındayım.

Asgari ücreti net 1400 liraya çıkarmak, büyük şehirlerde her ay 100 lira şehir içi ulaşım desteği vermek, evi olmayan muhtaç ailelere 250 lira kira yardımı yapmak için Bizimle Yürü Balıkesir.

Büyükşehirlerde evi olmayan asgari ücretle geçinen kardeşimizin 1750 lira alabilmesi için Bizimle Yürü Türkiye.

İmamsız ve müezzinsiz cami kalmaması için Bizimle Yürü Balıkesir.

Köy ve mahalle muhtarları maaşlarının en az asgari ücret kadar yükselmesi, yani en az 1400 lira olması için Bizimle Yürü Balıkesir.

Köy ve mahalle ihtiyar heyetinde görev alan kardeşlerimin her ay 150 lira huzur hakkı alması için Bizimle Yürü Balıkesir.

Çiftçi kardeşim Allah’ın izniyle yüzünü güldüreceğiz. Başta mazot, gübre ve yem olmak üzere temel girdileri ucuza alabileceksin.

Ve mazotta, gübrede, ilaçta, tohumda, yemde, fidede, ÖTV ve KDV’yi tamamen kaldırmak için Bizimle Yürü Balıkesir.

Belinizi büken mazotu 1 lira 75 kuruşa indirmek için Bizimle Yürü Balıkesir.

Tarımı canlandırmak, çiftçimizi, hayvan üreticimizi borçtan dertten kurtarmak için Bizimle Yürü Türkiye.

Hayvan üreticilerinin yem ve kepek başta olmak üzere, kullandıkları girdilerdeki KDV’yi yüzde 1’e düşürmek için Bizimle Yürü Balıkesir.

Orman köylüsünün mağduriyetini gidermek için, 2/B sorununu adil bir şekilde çözmek için Bizimle Yürü Balıkesir.

Canlı hayvan kaçakçılığını önlemek, et ve sütte garanti fiyat uygulamak için Bizimle Yürü Balıkesir.

Esnaf ve sanatkar kardeşim, yeni işyeri açtıysan, beş yıl süreyle gelir vergisinden seni muaf tutacağız.

İlave olarak, kendi adına ödediğin sigorta primlerinin yarısı beş yıl süreyle devlet tarafından karşılanacaktır.

Şoför esnafımız duy sesimizi, aldığın yeni ticari araçtan 10 yıl kullanmak kaydıyla KDV ve ÖTV almayacağız.

Kamyon, otobüs, dolmuş ve taksi şoförlerimiz çalışma sürelerinizin her 4 yılı için bir yıl fiili hizmet zammı alacaksınız.

Esnaf, Bağ-Kur emeklilerimizin aylıklarını iyileştireceğiz. Gerçek manada intibak düzenlemesini yapacağız. Emekli aylıkları arasındaki eşitsizlikleri gideceğiz.

Esnaf ve sanatkarımızın emekli aylığından sosyal güvenlik destek primi kesilmesine son vereceğiz.

Bizimle Yürümeye Hazır mısınız?

İşsiz kardeşim, sanayicilerimiz meraklanmayın, Üreten Ekonomi Programımızla her yıl 700 bin insanımıza iş sağlayacağız, sorunlarınızı bitireceğiz. Bizimle Yürüyecek misiniz?

Yoksul kardeşim, 31 gün daha dayan, senin sorunlarını hepten bitireceğiz.

Bugüne kadar kim hangi ad altında, hangi tutar ve miktarda yardım alırsa alsın, anasının ak sütü gibi helali olan sosyal yardım ve desteklerden kesinlikle mahrum bırakılmayacaktır.

Ve de bu yardımlar refah artışı kapsamında artırılıp devam ettirilecektir.

Muhtaç durumda olan ailelerimizin en az bir ferdine iş vereceğiz.

İş sağlanana kadar, asgari ücretin yarısı kadar, yani 700 lira “Aile Desteği” adı altında ödeme yapacağız.

65 yaşını doldurmuş kardeşlerim, size ödenen aylığı 300 liraya çıkaracağız.

Yaşlısına bakmakla yükümlü ailelere sosyal bakım yardımını helalinden vereceğiz.

Kamuya ait atıl arazileri yoksullarımıza vermekle kalmayacak, istihdam amaçlı olarak bedelsiz büyük ya da küçükbaş hayvan vereceğiz.

Bizimle Yürümeye söz veriyor musunuz?

Evi olmayan muhtaç ailelerimize sosyal konut sağlayacağız.

Veya 250 lira kira yardımı yapacağız.

İlköğretime ve ortaöğretime devam eden evlatlarımızın annelerine muhtaçlık durumlarını dikkate alarak en az 50 lira vereceğiz.

6 yaş altı bebek ve çocuklar ile hamile veya lohusa annelere şartlı sağlık yardımını artıracağız.

200 kilowatsaat elektrik tüketen ve ödeme gücü olmayan vatandaşlarımıza faturanın yüzde 75’ini geri ödeyeceğiz.

Engelli kardeşim seni asla unutmayız.

18 yaşını doldurmuş ve başkasının yardımı olmaksızın hayatını devam ettiremeyen engellilerimize 600 lira, diğer engelli aylığı ve 18 yaş altı engelli aylığını 400 liraya çıkaracağız.

Bizimle Yürü Balıkesir.

Muhtaç durumdaki ailelere aylık temel ihtiyaçlarını karşılayabilecekleri Harcama Kartları, Hilalkart, uygulamasına geçeceğiz.

Aylık almayan annesi ya da babası veya her ikisi de vefat etmiş evlatlarımız, size de her ay 100 lira cep harçlığı vereceğiz.

Gazilerimize 3600 günde emekli olma hakkı getireceğiz.

Bütün şehit yetimlerine iş imkanı sağlayacağız.

Öğretmenlerimizin 3600 ek göstergeden istifade etmelerinin önünü açacağız.

Bizimle Yürü Türkiye.

Öğretmenlerin özür grubu tayinlerinde yaşanan sorunları bitireceğiz.

Ek ders ile eğitim ve öğretim tazminatlarını yükselteceğiz.

Kadrosu olmadan çalışan sözleşmeli, geçici öğretmenlerimizi kadroya almanın yanında, atanamayan öğretmen çilesine son vereceğiz.

Her öğrencimize, başarılı olmak kaydıyla, 10 bin liraya kadar yükseköğretim kuponu vereceğiz.

Yuva kuracak gençlerimize 10 bin lira tutarında, iki yıl vadeli, faizsiz kredi imkânı sağlayacağız.

Emniyet mensuplarımızın çalışma şartlarını ve özlük haklarını iyileştirecek, bu kapsamda polislerimizin ek göstergesini 3600’e çıkaracağız.

Astsubaylarımızın intibaklarını yapacak, haklarını verecek, uzman jandarma ve uzman erbaşların tüm mağduriyetlerini gidereceğiz.

Cemevi gerçeğini siyasi kaygılardan uzak bir şekilde kabul edecek ve devlet yardımının önünü açacağız.

Gelir dağılımındaki adaletsizliği gidereceğiz.

Devletin asli ve sürekli hizmetlerinde çalıştırılan taşeron işçilere kadro vereceğiz.

Köleliği andıran işçi çalıştırma düzenine son vereceğiz.

Kapatılan belde belediyeleri, özel idareleri ve köyleri yeniden kuracağız.

Siyasi ahlak yasasını çıkaracağız.

Kamuda sözleşmeli, geçici, taşeron çalışanı, 4/B’li, 4/C’li, vekil ve benzeri şekilde istihdam edilenlerin alayını kadrolu yapacağız.

Bölücülüğün ve terörün kökünü kazıyacak, milli birliğimizi ve kardeşliğimizi güçlendirecek yeni bir anayasayı milletimize hazırlayacağız.

Biliniz ki başaracağız.

Temiz siyaset, dürüst yönetim için Bizimle Yürü Balıkesir.

Dik baş, tok karın, mutlu yarın için Bizimle Yürü Balıkesir.

Sizler bizimle yürüdükten sonra Türkiye’yi Toplumsal Onarım ve Huzurlu Gelecek iddiamızla; plan, proje ve stratejik hedeflerimizle şaha kaldıracağız.

Balıkesir, bizimle Yürüyecek mi?

7 Haziran’da MHP’ye oy verecek misiniz?

7 Haziran’da vatana, millete ve geleceğinize sahip çıkacak mısınız?

Genel seçimler, büyük milletimizi tıpkı asırlar öncesinde olduğu gibi lider ülke Türkiye ülküsüne götürecek yolun başlangıcı olacaktır.

Tek başına iktidarımız, Türkiye’nin yeniden ayağa kalkmasını sağlayacaktır.

Türkiye sizinle tarih yazacaktır.

İşte Balıkesir her şeyin tanığıdır.

Rabbim hepinizden razı olsun.

Sizleri bir kez daha sevgi ve saygılarımla selamlıyorum.

Hepinizi Cenab-ı Allah’a emanet ediyorum.

Sağ olun, var olun.

Bizimle Yürü Balıkesir.

Bizimle Yürü Türkiye.

Ne mutlu Türküm Diyene.