Milliyetçi Hareket Partisi Genel Başkan Yardımcısı – Gaziantep Milletvekili Sayın Prof. Dr. E. Semih YALÇIN’ın “Gazeteci Hıncal Uluç’un suçlamalarına cevaben” yapmış olduğu yazılı basın açıklaması. 3 Nisan 2014
Ana SayfaAna Sayfa  

Kadrolar

Milliyetçi Hareket Partisi Genel Başkan Yardımcısı – Gaziantep Milletvekili
Sayın Prof. Dr. E. Semih YALÇIN’ın “Gazeteci Hıncal Uluç’un suçlamalarına cevaben”
yapmış olduğu yazılı basın açıklaması.
3 Nisan 2014

 

Gazeteci Hıncal Uluç, iki gündür yerel seçim sonuçlarını değerlendirirken MHP’ye duyduğu müzmin düşmanlığı da ele veren sakil bir üslupla Başbakan Erdoğan ve iktidar partisini göklere çıkarmaktadır. Gazetecilik kriterleriyle uzaktan yakından ilgisi olmayan, objektiflik ve yapıcılıktan uzak bu değerlendirmeler, Hıncal Uluç’un düştüğü aczin ve çaresizliğin ifadesidir.

“MHP’yi barajın altına düşürmeyi başaran” ifadesini kullandığı Devlet Bahçeli’nin yönetiminde partimiz, 30 Mart yerel seçimlerinde tarihinin en yüksek oy oranına ulaşmıştır. 2011 genel seçimlerinde 5 milyon 575 bin oy alan MHP, bu yerel seçimlerde 7 milyon 875 bin oyla %13’lerden %18’lere ulaşmıştır. Bu, 2 milyon 300 binden fazla somut oy artışı demektir.

MHP’nin oylarındaki bu kritik artışa karşılık AKP, beklenenden fazla belediye başkanlığı elde ettiği hâlde 2 milyon 300 bin oy kaybına uğramıştır. Bu kayıp, stratejik ve hayati önemdedir. İşte bu gerçektir ki yemli basınla Hıncal Uluç gibi ulufe bekleyen yanaşma yazarlar, tehdit olarak belirledikleri MHP’ye saldırıya geçmişlerdir.

Çünkü Başbakan Erdoğan’ın Ağustos ayında yapılacak cumhurbaşkanlığı seçimlerinde aday olacağı artık kesinleşmiştir. Erdoğan, yüzde 50’yi geçebilmek için PKK’nın siyasi temsilcisi olan BDP’nin desteğini almak zorundadır. Ancak BDP ile hareket etmesi hâlinde iktidarın oyları daha da eriyecektir. Başbakan ve avenesinin uykularını kaçıran bu hakikatin tecellisine mani olmak ve kaçınılmaz erimenin önüne geçmek için MHP hedef ilan edilmiş, hükûmetin başı tarafından yandaş havuz medyasına bu konuda kesin talimat verilmiştir.

Gazete sayfalarına sığmayan balondan egosunu yenemeyip geçmişte MHP’yi “iktidara baston görevi” yapmakla suçlayan Hıncal Uluç, şimdi iktidarın yanında saf tutmuştur. Türk milliyetçilerinin başarıları söz konusu olunca nalıncı keseri gibi daima aleyhimize yontan Hıncal Uluç gibi müzmin MHP karşıtı gazetecilerin bu zaafı, iktidar tarafından alabildiğine kullanılmıştır.

Hıncal Uluç, köşe yazarlığı yaptığı yandaş gazetenin yayın politikaları doğrultusunda mecburen iktidarın davulunu çalmaktadır. Uluç’un Erdoğan methiyeciliğine soyunması gazetecilik değil, iktidar yanlısı bir boyalı mevkutede iftiracılık ve yağcılıkla tutunabilme zaruretidir. Aksi takdirde kapının önüne konulacağını kendisi iyi bilmektedir.

Vaktiyle hırsızlık, rüşvet ve yolsuzluk, hukukun üstünlüğü, adalet, çoğulcu demokrasi gibi konularda mangalda kül bırakmayan Hıncal Uluç’un bugün parayı verenin düdüğünü çalacak kıvama getirilmesi, onun hem gazetecilik mesleğine hem de varlığını borçlu olduğu Türk milletine ihanetinin göstergesidir.

Hıncal Uluç’un yerel seçimlerin hemen ertesinde öteki yandaş köşe yazarlarıyla ağız birliği ederek başlattığı saldırılarda en ufak hakkaniyet ve izan, seçim sonuçlarıyla ilgili tefsir-i şeriflerinde(!) de en küçük sağduyu ve isabet bulunmamaktadır.

Bilinmelidir ki MHP’ye siyaset dersi vermek, Hıncal Uluç gibi kaleminin mürekkebini düzene ve konjonktüre göre ayarlayan modası geçmiş gazetecilerin haddi değildir. Siyasetten söz etmeden önce Uluç’un geçmişteki politik zikzaklarla dolu yazılarını yeniden incelemesi, bugün geldiği içler acısı noktayı görüp öz eleştiri yapması icap eder.

Artık Hıncal Uluç gibi medyatik çamur atma makinelerinin miadı dolmuş, MHP düşmanlığından beslenip semirme dönemi sona ermiştir.

Sayın Uluç’a tavsiyemiz; daha fazla rezil olmadan eleğini duvara asması, ömrünün kalan kısmını; Türk milliyetçilerine düşmanlıkla, yalan ve iftiralarla harcadığı yıllarının muhasebesini yaparak geçirmesidir.