Milliyetçi Hareket Partisi Genel Başkan Yardımcısı, Eskişehir Milletvekili Sayın Dr. Ruhsar DEMİREL’in Çocuk Hakları Günü münasebetiyle yapmış oldukları yazılı basın açıklaması. 19 Kasım 2014
Ana SayfaAna Sayfa  

Kadrolar

Milliyetçi Hareket Partisi Genel Başkan Yardımcısı, Eskişehir Milletvekili
Sayın Dr. Ruhsar DEMİREL’in Çocuk Hakları Günü münasebetiyle
yapmış oldukları yazılı basın açıklaması.
19 Kasım 2014

 

Çocuk;  bugününü sana nasıl yaşatalım ki sen yarın olasın.

“Makul” olan çocuk haklarını konuşmak iken “malum” olan haksızlıklar akıldan çıkmıyor.

Yol olmadığı ve sağlık hizmeti ulaşamadığı için vefat edip baba omuzunda çuvalda taşınan, çocuk.

Okulda başına lavabo, bahçede üstüne ağaç düşerek yaşamını kaybeden, çocuk.

7 aylık çocuğun tecavüze uğranması ile 18 yaşındakinin zinasını kıyaslayan, vicdan fukarası, büyük.

Sigara tüketimi azaldı araştırmaları ile coşup bonzai kelimesinin hemen her gün ölüm kelimesi ile yan yana kullanılmasının tuhaflığını algılamayan, büyük.

Çocuklarımıza haklarını sağlayamadığımız bir yana ne hakları olduğunu da öğretememişiz. Çocuk Hakları Sözleşmesi (ÇHS) Madde 42; Taraf devletler yetişkin ve çocuklara haklarını bildirmekle sorumludur, ibaresine rağmen ülkemizde her 4 çocuktan 3’ü haklarını bilmiyor.

Ülkemizde her yıl yaklaşık bir buçuk milyon doğum oluyor. ÇHS Mad. 7; Çocuk doğumdan sonra derhal nüfus kütüğüne kaydedilecek ve bir vatandaşlık kazanma hakkına sahip olacaktır, hükmüne yer veriyor olmasına rağmen Türkiye’de doğan her çocuğun nüfusa kaydettirilmediği gerçeğini hepimiz biliyoruz.

Doğumunda vatandaş olma hakkı dahi kullandırılmayan, nüfus cüzdanı bile olmayan ne acıdır ki 12-13 yaşına geldiklerinde kız ise evlendirilecek yada evlenilecek “kadın” olarak görülen, oğlan ise iş gücü olarak çalıştırılıp gelir kaynağı yapılan, çocuk.

Yasalarımıza göre on sekiz yaşını bitirmemiş herkes çocuktur. Türkiye nüfusunun yüzde 30’u on sekiz yaşın altındadır. Yani her üç vatandaşımızdan biri çocuk.  Türkiye’de evlenen yada evlendirilen her üç kadından biri, çocuk.

Çocukları düşünüyor onları sevindiriyoruz demek adına bazı siyasetçilerin özellikle seçim zamanı parti otobüslerinden attıkları oyuncaklardan alabilmek için çabalarken ezilen, çocuk.

Milletini bölmeyi kendine amaç edinmişlerce yanlış ve kötü amaçlar adına kullanılan, suça itilmiş çocuk.

Alfabedeki neredeyse tüm harflerin kullanılmasıyla yapılan sınavlar için koşan uykusuz geceler, tırnak yemelerle büyüyen, çocuk.

Tüm bunlar olurken bazı yetişkinler sana “hakkaniyet yada doğruluğun” değil  “menfaat ve yandaşlığın”  Türkiye’de “ makbul” çocukluk olduğunu anlatır.

Yükün ağır. Sen yalnız kendin için değil, millet olarak birliğimiz, devlet olarak devamlılığımız için, insanlık için var olmalısın.

Ne mutlu çocuklarına haklarını anlatan, öğreten, yaşatanlara.