Milliyetçi Hareket Partisi Genel Başkanı Sayın Devlet Bahçeli’nin “Irak Türkmenlerine Yönelik Artan Şiddet ve Terör Saldırıları Nedeniyle” yaptıkları yazılı basın açıklaması. 26 Haziran 2013
Ana SayfaAna Sayfa  

Genel Başkan

Konuşmaları

Milliyetçi Hareket Partisi Genel Başkanı Sayın Devlet Bahçeli’nin
“Irak Türkmenlerine Yönelik Artan Şiddet ve Terör Saldırıları Nedeniyle”
yaptıkları yazılı basın açıklaması.
26 Haziran 2013

 

Dün, Irak’ın Selahaddin iline bağlı Tuzhurmatu ilçesinde gerçekleştirilen hunhar terör saldırısında; Irak Türkmen Cephesi Başkan Yardımcısı Sayın Ali Haşim Muhtaroğlu ile Selahaddin Vali Yardımcısı Sayın Ahmet Koca başta olmak üzere, çok sayıda kişi hayatını kaybetmiş ve yaralanmıştır.

Soydaşlarımıza yapılan kanlı saldırıyı nefretle lanetleniyorum.

Şurasını üzüntüyle ifade etmek isterim ki, Türkmenlere yönelik tehditlerin ve tedhişlerin boyutu gittikçe ağırlaşmaktadır.

Türkmeneli şiddet, zulüm ve suikast ablukasına alınmıştır.

Cinayetler, canlı bomba eylemleri, fail meçhuller, yürek burkan katliamlar rutine dönmüştür.

Türkmen kardeşlerimin kimliği, varlığı ve birliği peş peşe hedef alınmıştır.

Özellikle 23 Haziran’dan itibaren Türkmenlerin Tuzhurmatu’da yoğunlaşan protestoları ıztıraplarının ve dayanılmaz hal alan şikâyetlerinin tek kelimeyle ilanıdır.

Bu esnada bombacılar yine hareketlenmiş, kanlı eller ve karanlık emeller yine boş durmamış ve açılan bir taziye çadırına ölüm yağdırmışlardır.

Aynen 23 Ocak 2013 günü, Tuzhurmatu’da meydana gelen intihar saldırısında olduğu gibi, teröristler ve arkasındaki güçler aynı tezgâhı bir kez daha kurmuşlardır.

23 Ocak’taki elim hadiseden yaralı olarak kurtulan Irak Türkmen Cephesi Başkan Yardımcısı Sayın Ali Haşim Muhtaroğlu ile Selahaddin Vali Yardımcısı Sayın Ahmet Koca, maalesef en son düzenlenen saldırıdan sağ çıkamamıştır.

Bedenlerine bomba saranlar, gözlerini kan bürüyenler Türkmen kardeşlerimizin varlığına kast etmek için her alçaklıktan, her canilikten fayda ummaktadır.

Bugünkü şartlarda Irak tam bir kaosa girmiş durumdadır.

Etnik ve mezhep temelli anlaşmazlıklar, hizipler ve çatışmalar kritik bir noktaya dayanmıştır.

Devlet otoritesinin zayıflamasının da etkisiyle, tırmanan şiddet toplumsal infiale ve cepheleşmelere neden olmuş, Irak’ın huzur ve bütünlüğünü geri dönüşü çok zor olacak bir sürece sokmuştur.

Şüphesiz Irak’taki felaket tablosundan en büyük zararı Türkmen kardeşlerimiz görmektedir.

Türkmen kimliğinin silinmesi, Türkmen varlığının yok edilmesi ve Türkmen kentlerindeki demografik yapının sarsılması amacıyla ölüm makineleri, cinayet şebekeleri, taşeron örgütler talimatla devreye girmiştir.

Türkmenler hem Bağdat hem de Erbil arasında sıkışmıştır.

Türkmen kentlerinde hak ve egemenlik iddiasında bulunan peşmerge yönetimi her türlü insanlık dışı muamele ve mücadeleye sapmıştır.

Başbakan Erdoğan’ın kardeşi Barzani, Irak’ın üç büyük varlığından biri olan Türkmenlerin mahvına neden olacak provokasyonları ara vermeden sürdürmektedir.

Türkmenlerin acısını duymak, çağrısına kulak vermek ve beklentilerini önemsemek AKP hükümetinin ihmal edilemez görevleri arasındadır.

2006 yılından bu tarafa Türkmenlerle görüşmeyen Başbakan’ın, artık soydaşlarımızın sesini işitmesi ve bu kapsamda gereken tedbirleri alması elzemdir.

Türkmenlerin yoğun olarak yaşadığı bölgelerde, güvenlik ve asayişi temin amacıyla, yine Türkmen kardeşlerimizden oluşan özel bir kuvvet mutlaka yapılandırılmalı ve hayata geçirilmelidir.

AKP hükümeti Irak Merkezi Yönetim nezdinde Barzani’nin değil, Türkmen kardeşlerimizin hak ve menfaatini savunmalı, yoğunlaşan terör saldırıları konusunda uluslararası toplumu harekete geçirmelidir.

Başbakan Erdoğan faiz lobisini kafasına taktığı kadar; silah lobisini, peşmerge lobisini, terör lobisini, bölgesel çeteleri de şahsına mesele yapmalı ve şiddet mağduru soydaşlarımızı sadakatle sahiplenmelidir.

Şu husus unutulmasın ki, Türk milleti Iraklı Türkmenlerin duasıyla ve dilekleriyle yanındadır.

Milliyetçi Hareket Partisi de kardeşlerimizin sonuna kadar, ne pahasına olursa olsun arkasında ve destekçisidir.

Türkmenlerin üzerinde oynanan oyunların bozulması konusunda her fedakârlığı ve yardımı yapmaktan geri durmayacağımız iyi bilinmelidir.

Bu düşüncelerle dün Tuzhurmatu’daki bombalı saldırıda hayatlarını kaybeden Türkmen kardeşlerimize Cenab-ı Allah’tan rahmet, yaralılara acil şifalar diliyorum.

Türk milletinin ve tüm soydaşlarımızın başı sağolsun.