Milliyetçi Hareket Partisi Genel Başkanı Sayın Devlet Bahçeli'nin Teşkilatlara Yayınladığı Genelge. 4 Mayıs 2016
Ana SayfaAna Sayfa  

Genel Başkan

Konuşmaları

Milliyetçi Hareket Partisi Genel Başkanı Sayın Devlet Bahçeli'nin
Teşkilatlara Yayınladığı Genelge.
4 Mayıs 2016

 

Aziz Dava Arkadaşlarım,

İçinden geçtiğimiz dönemde, siyasi iklim şartlarındaki bozulma, sosyal ve ekonomik yapıdaki çözülme, devlet sistemindeki karmaşa Türkiye’yi daha da zora sokacak dinamikleri hızla harekete geçirmiştir.

Ülkemiz adı konmamış, itiraf edilmemiş çok boyutlu kriz girdabına çekilmiş, istikrarsızlıklarla sarılmıştır.

Bugünlerde felaket tellalları, kaos mimarları, fitne simsarları, dedikodu ve tezvirat mahfilleri hiç boş durmamaktadır.

Artan belirsizlikleri fırsat bilen, oluşan puslu havaya umut bağlayan iç ve dış karanlık odaklar oldukça faal ve etkin haldedir.

Türk siyasetindeki dalgalanma gerçeği, siyasi partileri kapsamına alan bulanma ve kanama hali aslında dış kaynaklı bir proje ve planlamanın devrede olduğuna işaret etmektedir.

Terörizm şiddet ve dozajını artırırken, Türkiye’nin milli ve tarihi direnci esnetilmekte, hatta kırılmak istenmektedir.

Nitekim ülke ve millet olarak karşı cephede kurgulanan ve uygulama sahasına alınan oyun hem çok kirli, hem de çok acımasızdır.

Siyasi tartışmalardaki sertlik, anlaşmazlıklardaki yoğunluk milli birlik ve beraberliğimize ağır hasar ve yara vermektedir.

Rejim ve sistem değişimi üzerine kurulmak istenen ve adına Yeni Türkiye denilen sorunlu ve sakat siyaset denklemi, bölgesel ve küresel dengesizliklere açık kapı bırakmaktadır.

Devlet ve millet, kuruluş ilkelerinden kopuşa kontrolsüzce hazırlanmakta, mimarisi gayri milli merkezlerde yapılan yeni bir sistem dayatması gün be gün ilerletilmektedir.

Devlet yönetimini kapsamına alan, siyaseti içinden çıkılmaz bir sürece hapseden gerilimlerin arka planında bu husus yatmaktadır.

Türkiye’nin onca vahim meselesi varken, bir de devlet ve toplum hayatını tesiri altına alan kör dövüşünü kaldırması, bunun üstesinden gelmesi zor olduğu kadar yüksek maliyetlidir.

Milli enerjimiz boşa gitmekte, tarih ve kültür potansiyelimiz akılsızca heba edilmektedir.

Sürekli ivme kazanan, sürekli beslenen sanal ve suni tartışmalar milli bekamızı ilave risklere sokmakta, öngörülen tehlikeleri daha da genişletmektedir.

Bölücülük zemin bulup güçlenirken, hain teröristler kahraman güvenlik güçlerimize acımadan kıyarken zaman ve emek israfına elbette tahammül gösterilmemelidir.

Türk vatanını kapsam ve hedefine alan zalim emellerin önüne geçilebilmesi için birlik ve dayanışma hissiyatının teyit edilip takviyesi elzemdir, ertelenmesi halinde felaket yakındır.

Ülkemizi darboğaza itmek maksadıyla yaygınlaştırılan siyaset operasyonlarına alet olanların hiçbir şekilde iyi niyetli olmadıkları, demokrasinin ruh ve erdemini özümsemedikleri ortadadır.

Demagoji ve istismarla mesafe almaya çalışanların, yalan ve riyayla mevzilerini genişletme arayışında olanların en başta Türkiye’yi sonu meçhul maceralara sürüklemek isteyenler oldukları çok açıktır.

Asılsız ve uydurma haberlerle akılları çelme niyetinin esiri olanlar, hamaset, hamakat ve hakaretle yelkenlerini şişirme gayesi taşıyanlar tarihin ve milli vicdanının hilafına hareket etmektedir.

Bu çevrelerin Türkiye’nin biriken ve derinleşen sorunlarına yönelik hiçbir kalıcı teşhis ve kuşatıcı fikri bulunmamaktadır.

Selden kütük kapma sevdasına kapılıp da siyaseti gayri milli ölçekte dizayn etmek isteyenlerin değirmenine su taşıyanlar; bozgunculuğun ana damarı, yıkımın ana istasyonu, buhranın ana karargahı oldukları saklanamayacak kadar nettir.

Türkiye’nin karmakarışık şu günkü ortamında, Milliyetçi Hareket Partisi’yle özel olarak uğraşanların, özellikle karalama yarışına girenlerin hangi amaca hizmet ettikleri bilinmektedir.

MHP’yi gözden ve güçten düşürmek için yoğun bir çaba ve gayret vardır.

MHP’yi yapay tartışmaların içine çekerek kaleyi içten çökertme arzusu taşıyan; tarafları siyasetten ekonomiye, iş aleminden okyanus ötesine kadar uzanan geniş bir koalisyon faaliyettedir.

Amaç, Türk milletinin medeniyet yürüyüşünü kösteklemektedir.

Amaç, bir türlü başarılamayan, bir türlü ulaşılamayan kanlı kardeş kavgasını tutuşturmaktadır.

Bu yüzden Türk milletinin özgüveniyle, öz değerleriyle oynanmakta; Milliyetçi-Ülkücü Hareket’e devamlı surette karamsarlık aşılanmaktadır.

Dava arkadaşlığı hukukunu aşındırmak isteyenler su katılmamış mesnetsiz iddialara bel bağlamaktadır.

Türkiye’nin gelecek umudu, son siperi, son burcu Milliyetçi Hareket Partisi’ni geriletme, içe kapatma, 47 yıllık milli çizgisinden kopartma sinsilikleri esasen yabancısı olmadığımız bir saldırıdır.

Bu saldırı dün vardı, bugün de tedavüldedir.

Bu şart ve ortam karşısında tüm teşkilatlarımızın aşağıda madde madde belirtilen hususlara riayet ederek gereğini yapması uygun görülmüştür:

1– Milliyetçi Hareket Partisi Merkez Yönetim Kurulu’nun 10 Ocak 2016 tarihli toplantısında, Olağan Büyük Kurultay Takvimi belirlenmiş ve ilan edilmiştir.

Buna göre ilçe kongrelerimiz 9 Ekim 2016 tarihinde başlayıp 30 Nisan 2017 tarihinde bitecek; il kongrelerimiz ise 4 Haziran 2017’de başlayıp 5 Kasım 2017’de sonuçlandırılacaktır.

İl ve ilçe kongrelerinden süzülüp gelen demokratik ve milliyetçi iradenin yüksek katılım ve yönlendirmesiyle Olağan Büyük Kurultay 18 Mart 2018 tarihinde gerçekleştirilecektir.

Bunun dışında partimizin siyaset anlayışını tartışmaya açan, sorgulatan, küçülten, bulandıran her türlü teşebbüs ve adım yok hükmünde kalacaktır.

Bu itibarla muhtemel korsan ve paralel kurultay konusunda tüm teşkilatlarımızın, tüm dava arkadaşlarımızın azami dikkat, tedbir ve titizlik içinde hareketi şarttır.

2- Ankara 12’nci Sulh Hukuk Mahkemesi 8 Nisan 2016 tarihinde Milliyetçi Hareket Partisi Büyük Kurultayı’nın Tüzük değişikliği gündemiyle olağanüstü toplantıya çağrılması amacıyla üç kişiden oluşan Kayyım Heyeti görevlendirmiştir.

Bu mahkeme kararının kesinleşmesi ve temyiz safhasının neticelenmesi beklenmeden bu Kayyım Heyeti Olağanüstü Tüzük Kurultayı için tarih açıklamış, delegelerimize kanunsuz çağrı yapmıştır.

Halbuki, partimiz Yargıtay 18’inci Hukuk Dairesi’ne Ankara 12’nci Sulh Hukuk Mahkeme kararının temyiz başvurusunu gerçekleştirmiştir.

Kaldı ki, mezkur mahkeme kararının kesinleşmeden uygulanması hukuken söz konusu değildir.

Bilahare parti üst kurul delegelerimizden bir kısmının müracaatıyla Tosya Asliye Hukuk Mahkemesi ile Gemerek Asliye Hukuk Mahkemesi tarafından Kayyım Heyeti’nin yetkileri ihtiyati tedbir yoluyla durdurulmuştur.

Ve de Ankara 12’nci Sulh Hukuk Mahkemesi kararının kesinleşmeden uygulanamayacağı belirlenmekle birlikte, olağanüstü kurultay çağrısı da dahil olmak üzere, bütün işlemler tedbir yoluyla dondurulmuştur.

12’nci Sulh Hukuk Mahkemesi’nin vermiş olduğu kararın infazı Yargıtay incelemesi sonrasına bırakılmıştır.

Herkes Yargıtay’a intikal eden temyiz sürecini sabır, nezaket ve demokratik ahlakla beklemelidir.

Hukuki gelişmeler çerçevesinde, Yargıtay kararının alınması zorunludur ve herkes için de bağlayıcıdır.

Bu nedenle, ortada kurultay yok iken, teşkilatlılarımızın meşgul edilmesine, çalışmalarının engellenmesine, partimizin bayrak ve amblemlerini kullanarak siyasi faaliyette bulunulmasına kesinkes müsaade edilmeyecektir.

Konunun takip ve temininden Teşkilat İşlerinden Sorumlu Genel Başkan Yardımcılığı birinci dereceden sorumlu ve görevlidir.

3- Milliyetçi Hareket Partisi Tüzüğü, her üyemiz, her kademedeki teşkilat yöneticilerimiz için uyulması mecburi kurallar manzumesidir.

Halen Olağanüstü Kurultay ısrarında olanların, Siyasi Partiler Kanunu ile Tüzük hükümlerine aykırı söz ve faaliyetleri bir bir takip edilip not alınacak ve mutlaka gerekli girişimlerde bulunulacaktır.

Parti Tüzüğünün disiplin hükümlerine göre suç teşkil eden iş, işlem, ilişki ağı ve açıklamalar detaylarıyla değerlendirilecektir.

İl ve ilçe başkanlıklarımız Milliyetçi Hareket Partisi’nin mensuplarına, siyasi ilkelerine ve politikalarına aykırı tutum ve davranışları mahallinde tespitle ve Genel Merkeze bildirmekle yükümlü olacaklardır.

Bu hususta Genel Sekreterlik tarafından oluşturulan inceleme kurulu gerekli değerlendirme ve tespitleri eksiksiz yaparak Tüzüğümüzün disiplin hükümlerini ihlal eden söz veya davranışları Merkez Disiplin Kurulu’na intikali amacıyla Başkanlık Divanı’na sunacaktır.

4- Partimizi ve dava arkadaşlarımız hedef alan iftira, çirkin yakıştırma, asılsız suçlamalar başta olmak üzere; hakaret eden, itibar suikastına tevessül eden kim olursa olsun haklarında lazım gelen tedbirler alınacaktır.

Ayrıca sosyal medya temelli ahlaksız saldırılara karşı etkin ve süratli önlemler devreye koyulacaktır.

Hiçbir şekilde dava arkadaşlarımızın haksız ve mesnetsiz yere yıpratılmasına göz yumulmayacak, konuyla ilgili mücadele çok yönlü sürdürülecektir.

Kin saçan, nefret suçu işleyen, nerelerden kontrol edildiği yakında ortaya çıkacak olan bazı Facebook ve Twitter hesaplarıyla ilgili teknik ve hukuki takibatlar sonuna kadar yapılacaktır.

Konuyla ilgili; Hukuk ve Seçim İşlerinden Sorumlu Genel Yardımcılığı ile Medya, Halkla İlişkiler ve Tanıtımdan Sorumlu Genel Başkan Yardımcılığı eşgüdüm içinde bulunacaklardır.

5- Türkiye’nin bugünkü sancılı ortamında partimize yönelik provokasyon ihtimali fazlasıyla güçlüdür.

Her ne olursa olsun tahrikler karşısında soğukkanlılıktan taviz verilmeyecek, parti içinde gerginlik bekleyenlerin ekmeğine yağ sürülmeyecektir.

Döndürülen yalan çarkına, kurulan zalim tuzaklara, sulanan fitne koruluğuna davamızın ruh ve asaletiyle cevap verilecek, saflarımız sımsıkı tutulacaktır.

Huzur ve birliğimizi tehdit eden, ülkülerimizi ve ülkemizin geleceğini karartmak için uğraşan bizden görünüp bizimle alakası olmayan müfterilere, suyu ekmeği nifak olan içimize sızmış görevli provokatörlere aradıkları zemin kesinlikle verilmeyecektir.

Milliyetçi Hareket Partisi Türkiye’nin yüz akı, Türk tarihinin iftihar kutbudur.

Bu şehit yadigârı kutlu davayı hiçbir maceracı, bağımlı ve başkalarının hesabına çalışan hiçbir gafil ele geçiremeyecek, buna da güçleri yetmeyecektir.

Partimiz ve aziz dava arkadaşlarımız her şeyin farkındadır.

Malum kesim ve mihraklar tarafından sürekli pohpohlanan, övülen, önleri açılan proje elemanlarına fırsat verilmeyecektir.

Milliyetçi Hareket Partisi mensubiyetinde onur duyduğu milletinin emrinde ve hizmetindedir.

Milliyetçi Hareket Partisi heyecanla Türkiye’nin aydınlık ve milli geleceği için çalışmalarını sürdürecek, hiçbir gevşemeye, hiçbir yılgınlığa takılmayacaktır.

İnanıyorum ki, tertemiz vicdanlı dava arkadaşlarım tam bir kenetlenme haliyle Türklüğün ümidi Milliyetçi Hareket Partisi’ne operasyon planlayanları hayal kırıklığına uğratacaklardır.

A’dan z’ye tüm teşkilat yöneticilerimize güvenim tamdır.

Bu duygu ve düşüncelerle her dava arkadaşıma başarılar diliyor, Cenab-ı Allah’a emanet ediyorum.

Yolunuz açık olsun diyorum.

Ne Mutlu Türküm Diyene.

Aziz Dava Arkadaşlarım,

İçinden geçtiğimiz dönemde, siyasi iklim şartlarındaki bozulma, sosyal ve ekonomik yapıdaki çözülme, devlet sistemindeki karmaşa Türkiye’yi daha da zora sokacak dinamikleri hızla harekete geçirmiştir.

Ülkemiz adı konmamış, itiraf edilmemiş çok boyutlu kriz girdabına çekilmiş, istikrarsızlıklarla sarılmıştır.

Bugünlerde felaket tellalları, kaos mimarları, fitne simsarları, dedikodu ve tezvirat mahfilleri hiç boş durmamaktadır.

Artan belirsizlikleri fırsat bilen, oluşan puslu havaya umut bağlayan iç ve dış karanlık odaklar oldukça faal ve etkin haldedir.

Türk siyasetindeki dalgalanma gerçeği, siyasi partileri kapsamına alan bulanma ve kanama hali aslında dış kaynaklı bir proje ve planlamanın devrede olduğuna işaret etmektedir.

Terörizm şiddet ve dozajını artırırken, Türkiye’nin milli ve tarihi direnci esnetilmekte, hatta kırılmak istenmektedir.

Nitekim ülke ve millet olarak karşı cephede kurgulanan ve uygulama sahasına alınan oyun hem çok kirli, hem de çok acımasızdır.

Siyasi tartışmalardaki sertlik, anlaşmazlıklardaki yoğunluk milli birlik ve beraberliğimize ağır hasar ve yara vermektedir.

Rejim ve sistem değişimi üzerine kurulmak istenen ve adına Yeni Türkiye denilen sorunlu ve sakat siyaset denklemi, bölgesel ve küresel dengesizliklere açık kapı bırakmaktadır.

Devlet ve millet, kuruluş ilkelerinden kopuşa kontrolsüzce hazırlanmakta, mimarisi gayri milli merkezlerde yapılan yeni bir sistem dayatması gün be gün ilerletilmektedir.

Devlet yönetimini kapsamına alan, siyaseti içinden çıkılmaz bir sürece hapseden gerilimlerin arka planında bu husus yatmaktadır.

Türkiye’nin onca vahim meselesi varken, bir de devlet ve toplum hayatını tesiri altına alan kör dövüşünü kaldırması, bunun üstesinden gelmesi zor olduğu kadar yüksek maliyetlidir.

Milli enerjimiz boşa gitmekte, tarih ve kültür potansiyelimiz akılsızca heba edilmektedir.

Sürekli ivme kazanan, sürekli beslenen sanal ve suni tartışmalar milli bekamızı ilave risklere sokmakta, öngörülen tehlikeleri daha da genişletmektedir.

Bölücülük zemin bulup güçlenirken, hain teröristler kahraman güvenlik güçlerimize acımadan kıyarken zaman ve emek israfına elbette tahammül gösterilmemelidir.

Türk vatanını kapsam ve hedefine alan zalim emellerin önüne geçilebilmesi için birlik ve dayanışma hissiyatının teyit edilip takviyesi elzemdir, ertelenmesi halinde felaket yakındır.

Ülkemizi darboğaza itmek maksadıyla yaygınlaştırılan siyaset operasyonlarına alet olanların hiçbir şekilde iyi niyetli olmadıkları, demokrasinin ruh ve erdemini özümsemedikleri ortadadır.

Demagoji ve istismarla mesafe almaya çalışanların, yalan ve riyayla mevzilerini genişletme arayışında olanların en başta Türkiye’yi sonu meçhul maceralara sürüklemek isteyenler oldukları çok açıktır.

Asılsız ve uydurma haberlerle akılları çelme niyetinin esiri olanlar, hamaset, hamakat ve hakaretle yelkenlerini şişirme gayesi taşıyanlar tarihin ve milli vicdanının hilafına hareket etmektedir.

Bu çevrelerin Türkiye’nin biriken ve derinleşen sorunlarına yönelik hiçbir kalıcı teşhis ve kuşatıcı fikri bulunmamaktadır.

Selden kütük kapma sevdasına kapılıp da siyaseti gayri milli ölçekte dizayn etmek isteyenlerin değirmenine su taşıyanlar; bozgunculuğun ana damarı, yıkımın ana istasyonu, buhranın ana karargahı oldukları saklanamayacak kadar nettir.

Türkiye’nin karmakarışık şu günkü ortamında, Milliyetçi Hareket Partisi’yle özel olarak uğraşanların, özellikle karalama yarışına girenlerin hangi amaca hizmet ettikleri bilinmektedir.

MHP’yi gözden ve güçten düşürmek için yoğun bir çaba ve gayret vardır.

MHP’yi yapay tartışmaların içine çekerek kaleyi içten çökertme arzusu taşıyan; tarafları siyasetten ekonomiye, iş aleminden okyanus ötesine kadar uzanan geniş bir koalisyon faaliyettedir.

Amaç, Türk milletinin medeniyet yürüyüşünü kösteklemektedir.

Amaç, bir türlü başarılamayan, bir türlü ulaşılamayan kanlı kardeş kavgasını tutuşturmaktadır.

Bu yüzden Türk milletinin özgüveniyle, öz değerleriyle oynanmakta; Milliyetçi-Ülkücü Hareket’e devamlı surette karamsarlık aşılanmaktadır.

Dava arkadaşlığı hukukunu aşındırmak isteyenler su katılmamış mesnetsiz iddialara bel bağlamaktadır.

Türkiye’nin gelecek umudu, son siperi, son burcu Milliyetçi Hareket Partisi’ni geriletme, içe kapatma, 47 yıllık milli çizgisinden kopartma sinsilikleri esasen yabancısı olmadığımız bir saldırıdır.

Bu saldırı dün vardı, bugün de tedavüldedir.

Bu şart ve ortam karşısında tüm teşkilatlarımızın aşağıda madde madde belirtilen hususlara riayet ederek gereğini yapması uygun görülmüştür:

1– Milliyetçi Hareket Partisi Merkez Yönetim Kurulu’nun 10 Ocak 2016 tarihli toplantısında, Olağan Büyük Kurultay Takvimi belirlenmiş ve ilan edilmiştir.

Buna göre ilçe kongrelerimiz 9 Ekim 2016 tarihinde başlayıp 30 Nisan 2017 tarihinde bitecek; il kongrelerimiz ise 4 Haziran 2017’de başlayıp 5 Kasım 2017’de sonuçlandırılacaktır.

İl ve ilçe kongrelerinden süzülüp gelen demokratik ve milliyetçi iradenin yüksek katılım ve yönlendirmesiyle Olağan Büyük Kurultay 18 Mart 2018 tarihinde gerçekleştirilecektir.

Bunun dışında partimizin siyaset anlayışını tartışmaya açan, sorgulatan, küçülten, bulandıran her türlü teşebbüs ve adım yok hükmünde kalacaktır.

Bu itibarla muhtemel korsan ve paralel kurultay konusunda tüm teşkilatlarımızın, tüm dava arkadaşlarımızın azami dikkat, tedbir ve titizlik içinde hareketi şarttır.

2- Ankara 12’nci Sulh Hukuk Mahkemesi 8 Nisan 2016 tarihinde Milliyetçi Hareket Partisi Büyük Kurultayı’nın Tüzük değişikliği gündemiyle olağanüstü toplantıya çağrılması amacıyla üç kişiden oluşan Kayyım Heyeti görevlendirmiştir.

Bu mahkeme kararının kesinleşmesi ve temyiz safhasının neticelenmesi beklenmeden bu Kayyım Heyeti Olağanüstü Tüzük Kurultayı için tarih açıklamış, delegelerimize kanunsuz çağrı yapmıştır.

Halbuki, partimiz Yargıtay 18’inci Hukuk Dairesi’ne Ankara 12’nci Sulh Hukuk Mahkeme kararının temyiz başvurusunu gerçekleştirmiştir.

Kaldı ki, mezkur mahkeme kararının kesinleşmeden uygulanması hukuken söz konusu değildir.

Bilahare parti üst kurul delegelerimizden bir kısmının müracaatıyla Tosya Asliye Hukuk Mahkemesi ile Gemerek Asliye Hukuk Mahkemesi tarafından Kayyım Heyeti’nin yetkileri ihtiyati tedbir yoluyla durdurulmuştur.

Ve de Ankara 12’nci Sulh Hukuk Mahkemesi kararının kesinleşmeden uygulanamayacağı belirlenmekle birlikte, olağanüstü kurultay çağrısı da dahil olmak üzere, bütün işlemler tedbir yoluyla dondurulmuştur.

12’nci Sulh Hukuk Mahkemesi’nin vermiş olduğu kararın infazı Yargıtay incelemesi sonrasına bırakılmıştır.

Herkes Yargıtay’a intikal eden temyiz sürecini sabır, nezaket ve demokratik ahlakla beklemelidir.

Hukuki gelişmeler çerçevesinde, Yargıtay kararının alınması zorunludur ve herkes için de bağlayıcıdır.

Bu nedenle, ortada kurultay yok iken, teşkilatlılarımızın meşgul edilmesine, çalışmalarının engellenmesine, partimizin bayrak ve amblemlerini kullanarak siyasi faaliyette bulunulmasına kesinkes müsaade edilmeyecektir.

Konunun takip ve temininden Teşkilat İşlerinden Sorumlu Genel Başkan Yardımcılığı birinci dereceden sorumlu ve görevlidir.

3- Milliyetçi Hareket Partisi Tüzüğü, her üyemiz, her kademedeki teşkilat yöneticilerimiz için uyulması mecburi kurallar manzumesidir.

Halen Olağanüstü Kurultay ısrarında olanların, Siyasi Partiler Kanunu ile Tüzük hükümlerine aykırı söz ve faaliyetleri bir bir takip edilip not alınacak ve mutlaka gerekli girişimlerde bulunulacaktır.

Parti Tüzüğünün disiplin hükümlerine göre suç teşkil eden iş, işlem, ilişki ağı ve açıklamalar detaylarıyla değerlendirilecektir.

İl ve ilçe başkanlıklarımız Milliyetçi Hareket Partisi’nin mensuplarına, siyasi ilkelerine ve politikalarına aykırı tutum ve davranışları mahallinde tespitle ve Genel Merkeze bildirmekle yükümlü olacaklardır.

Bu hususta Genel Sekreterlik tarafından oluşturulan inceleme kurulu gerekli değerlendirme ve tespitleri eksiksiz yaparak Tüzüğümüzün disiplin hükümlerini ihlal eden söz veya davranışları Merkez Disiplin Kurulu’na intikali amacıyla Başkanlık Divanı’na sunacaktır.

4- Partimizi ve dava arkadaşlarımız hedef alan iftira, çirkin yakıştırma, asılsız suçlamalar başta olmak üzere; hakaret eden, itibar suikastına tevessül eden kim olursa olsun haklarında lazım gelen tedbirler alınacaktır.

Ayrıca sosyal medya temelli ahlaksız saldırılara karşı etkin ve süratli önlemler devreye koyulacaktır.

Hiçbir şekilde dava arkadaşlarımızın haksız ve mesnetsiz yere yıpratılmasına göz yumulmayacak, konuyla ilgili mücadele çok yönlü sürdürülecektir.

Kin saçan, nefret suçu işleyen, nerelerden kontrol edildiği yakında ortaya çıkacak olan bazı Facebook ve Twitter hesaplarıyla ilgili teknik ve hukuki takibatlar sonuna kadar yapılacaktır.

Konuyla ilgili; Hukuk ve Seçim İşlerinden Sorumlu Genel Yardımcılığı ile Medya, Halkla İlişkiler ve Tanıtımdan Sorumlu Genel Başkan Yardımcılığı eşgüdüm içinde bulunacaklardır.

5- Türkiye’nin bugünkü sancılı ortamında partimize yönelik provokasyon ihtimali fazlasıyla güçlüdür.

Her ne olursa olsun tahrikler karşısında soğukkanlılıktan taviz verilmeyecek, parti içinde gerginlik bekleyenlerin ekmeğine yağ sürülmeyecektir.

Döndürülen yalan çarkına, kurulan zalim tuzaklara, sulanan fitne koruluğuna davamızın ruh ve asaletiyle cevap verilecek, saflarımız sımsıkı tutulacaktır.

Huzur ve birliğimizi tehdit eden, ülkülerimizi ve ülkemizin geleceğini karartmak için uğraşan bizden görünüp bizimle alakası olmayan müfterilere, suyu ekmeği nifak olan içimize sızmış görevli provokatörlere aradıkları zemin kesinlikle verilmeyecektir.

Milliyetçi Hareket Partisi Türkiye’nin yüz akı, Türk tarihinin iftihar kutbudur.

Bu şehit yadigârı kutlu davayı hiçbir maceracı, bağımlı ve başkalarının hesabına çalışan hiçbir gafil ele geçiremeyecek, buna da güçleri yetmeyecektir.

Partimiz ve aziz dava arkadaşlarımız her şeyin farkındadır.

Malum kesim ve mihraklar tarafından sürekli pohpohlanan, övülen, önleri açılan proje elemanlarına fırsat verilmeyecektir.

Milliyetçi Hareket Partisi mensubiyetinde onur duyduğu milletinin emrinde ve hizmetindedir.

Milliyetçi Hareket Partisi heyecanla Türkiye’nin aydınlık ve milli geleceği için çalışmalarını sürdürecek, hiçbir gevşemeye, hiçbir yılgınlığa takılmayacaktır.

İnanıyorum ki, tertemiz vicdanlı dava arkadaşlarım tam bir kenetlenme haliyle Türklüğün ümidi Milliyetçi Hareket Partisi’ne operasyon planlayanları hayal kırıklığına uğratacaklardır.

A’dan z’ye tüm teşkilat yöneticilerimize güvenim tamdır.

Bu duygu ve düşüncelerle her dava arkadaşıma başarılar diliyor, Cenab-ı Allah’a emanet ediyorum.

Yolunuz açık olsun diyorum.

Ne Mutlu Türküm Diyene.