: 04 Aralık 2009Milliyetçi Hareket Partisi Genel Başkan Yardımcısı Sayın Prof. Dr. Tunca TOSKAY’ın yapmış olduğu yazılı basın açıklaması.
Sayın Cumhurbaşkanı ve Başbakanın başlattığı, zaman içinde toplumun tepkisi sebebiyle ismi “Kürt Açılım”ndan önce “Demokratik Açılım”a sonra “Milli Birlik Projesi”ne dönüşen son günlerde yalnız “Açılım” olarak nitelendirilen “Yıkım Projesi” toplumumuzda büyük bir gerginliğe ve ayrışmaya sebep olmuştur. Bu konuda iki taraf oluşmuştur. Bunlardan biri Türkiye Cumhuriyeti Devletini Anayasamızda ifadesini bulan kuruluş felsefesine uygun olarak korumak isteyenler, ki bunun öncülüğünü hiçbir tereddüde mahal vermeyecek şekilde Milliyetçi Hareket Partisi yapmaktadır; diğer taraf ise, anayasamızın değiştirilmesi dahi teklif edilemeyecek özelliklerini açık veya kapalı, doğrudan veya dolaylı değiştirilmesini savunanların oluşturduğu cephedir. Bu ikinci cephede yer alanlar bölücü terör örgütü ve İmralı canisi, DTP ve AKP’dir. Milliyetçi Hareket Partisi açılım çalışmalarının başlatıldığı tarihten bu yana aziz Milletimizin dikkatini aynı cephe ve çizgide faaliyet gösteren bu üçlünün söylem ve icraatına çekmeye çalışmaktadır. Sayın Başbakanın Refah Partisi İl Başkanlığı Döneminde hazırladığı kürt raporu, Başbakanlığı döneminde hazırlattığı anayasa tasarısı taslağı ve açılım sürecindeki söylemleri ile bu konuda çizgisini korumaktadır. En son AKP Genel Başkan Yardımcısı Sayın Bahçekapılı’nın “demokratik açılımın başarısı, anayasadaki “Türklük” tanımının kaldırılmasına bağlı” sözleri Başbakanın ve AKP’nin Türkiye Cumhuriyeti Devleti’nin temel özelliklerini değiştirmekte en az bölücü terör örgütü ve İmralı canisi ile DTP kadar kararlı olduğunu ortaya koymaktadır. Sayın Başbakanın bedeli ne olursa olsun açılımı sürdürme kararlılığı değişmemekte, toplumun tepkisine göre samimi olmayan milliyetçi söylemlerle taktik zikzaklar çizmektedir. AKP’nin billboardlardaki reklam söylemleri de bölgesel farklılıklar göstermektedir. Terör örgütü ve bölücü başının açılım sürecinde dile getirdiği istekleri şunlardır; 1- Kürtler devletin varlığını tanıyacak, devlet de Kürtlerin demokratik ulus olma hakkını kabul edecek, 2- Kürtler sporunu, eğitimini, dini örgütlenmelerini, meclisini, belediyelerini kendi yapacak, 3- Kürtlerin kendi ihtilaflarını çözecek bir savunma gücü olacak. DTP kanadında ise eşbaşkan Ahmet Türk “Kürtlerin gözü kulağı İmralı’dadır. İmralı kürtlerin ve toplumsal barışın en hassas noktasıdır. İmralı’daki koşullar değişmezse, çatışmalı ortama geri dönülür, barışın anahtarı İmralı’dır. Sorun kürt halkının varlığının Türkiye Cumhuriyeti Anayasasında kabul edilip, edilmeme sorunudur. İmralı düzelmeden açılım söz konusu edilemez” diyerek bölücü başı ve terör örgütünün sözcülüğünü yaptığını bir kere daha teyit etmiştir. Bütün bu gerçekler AKP, DTP ve bölücü terör örgütünün aynı yönde faaliyet gösterdiğini ortaya koymaktadır. Bu arada; 1- Bin yıllık kardeşliğimiz sorgulanmakta, toplumda ayrışma ve gerilim artmaktadır. 2- Türkiye Cumhuriyeti Devletinin kuruluş felsefesi ve üniter yapımız zayıflatılmaktadır. 3- Tek Devlet, Tek Bayrak, Tek Vatan ilkesi aşındırılmaktadır. Bu tehlikeli sürecin gelişmesine uygun ortam AKP iktidarı tarafından hazırlanmaktadır. Aziz Milletimize kesin bir kararlılıkla ifade ediyoruz ki, Türk Milliyetçileri ve Milliyetçi Hareket Partisi “Yıkım Projesi”nin amacına ulaşmasına izin vermeyecektir, büyük Türk Milletinin sağduyulu evlatları ile buna karşı mücadeleye devam edecektir. TUNCA TOSKAY : Basın AçıklamalarıTürkiye’yi Karıştıran Başbakan Milliyetçi Hareket Partisi Genel Başkanının ülkemizin kötü yönetilmesinden dolayı çare müessesi olarak milleti ve sandığı işaret etmesi öyle gözükmektedir ki Başbakan Erdoğan’ı oldukça rahatsız etmiştir. 09 Ocak 2010Detay İçin TıklayınızDemokratik Açılım Sayın Cumhurbaşkanı ve Başbakanın başlattığı, zaman içinde toplumun tepkisi sebebiyle ismi “Kürt Açılım”ndan önce “Demokratik Açılım”a sonra “Milli Birlik Projesi”ne dönüşen son günlerde yalnız “Açılım” olarak nitelendirilen “Yıkım Projesi” toplumumuzda büyük bir gerginliğe ve ayrışmaya sebep olmuştur. 04 Aralık 2009Detay İçin TıklayınızYerel Seçimler Türkiye'nin dış politikasının bütün sanal başarı hikâyeleri ve pazarlama taktiklerine rağmen teslimiyetçiliği ve başarısızlığı gizlenemeyecek durumdadır. 24 Şubat 2009Detay İçin TıklayınızMilletvekili Bulunamadı
|