: 22 Eylül 2014Milliyetçi Hareket Partisi Genel Başkan Yardımcısı - Denizli Milletvekili
Değerli Basın Mensupları Milletimizin sıkıntıları ve sorunlarının tahammül ve dayanma eşiğini çoktan geçtiği bir aşamaya gelmiş bulunuyoruz. Maalesef bu günlerde kutuplaşma, iç ve dış tehditler had safhaya ulaşmıştır. Yeni diye yutturulmaya çalışılan her şeyin çözülmenin yeni bir fazı, bölücülüğün yepyeni bir furyası olduğu meydandadır. Bölücülere, ana dilde eğitim yapacak okul açma pervasızlığını gösterecek cesaret verilmiştir. Türkiye’nin ilk seçilmiş Cumhurbaşkanı olduğu iddiasında olanlar, parti başkanı edasıyla her kesime gözdağı vermekten, pervasızca kanunları çiğnemekten kaçınmamaktadır. Kaçak inşaatlara yüce saray kondurmak, başbakanlık için alınan uçağa el koymak, bir anlamda saltanat tutkularını gözler önüne sermek sıradan bir olay haline gelmiştir. Her demeçte tek adamlığın provası ve güç egzersizi yapılmaktadır. Korkarız ki Muhatabınız benim diyen başbakan bile bu gözdağından nasibini almaya devam edecektir. Değerli Basın Mensupları Her gün bir başka vesile ile Hukuk ya ayaklar, altına yada iktidarın boyunduruğu altına alınamaya çalışılmaktadır. Bilindiği üzere 5411 sayılı Bankacılık Kanunu bankacılık sektörüne ilişkin düzenleme yapma, denetleme ve anılan kanunda doğan yetkileri kullanma görevini BDDK’na vermiştir. 5411 Sayılı Kanunun 82 nci maddesi uyarınca hiçbir organ, makam, merci ya da kişi kurum kararlarını etkilemek amacıyla emir ve talimat veremez. Dolayısıyla, kurulun iradesini etkileyici nitelikte olmak üzere hiçbir kişi ya da kurumun tasarrufta bulunması mümkün değildir. Diğer taraftan, bir bankanın 5411 sayılı kanunun 73 üncü maddesine istisna kılınan hususlar hariç olmak üzere ticari, kurumsal sırrı niteliği taşıyabilecek bilgilerinin “ kanunen açıkça yetkili kılınanlardan” başkalarına açıklanması, paylaşılması kanunun 159 uncu maddesine göre suç teşkil etmektedir. Bu noktada, kanunen açıkça bankaların sır niteliğindeki bilgilerine erişmekle yetkili bulunmayan kişi ya da kurumların, makamların bir bankanın ticari sırrı niteliğindeki bilgilerini açıklaması, bunları kamuoyuyla paylaşması suç teşkil etmektedir. 5411 sayılı kanun 67. ve devam maddelerinde önlem alınmasını gerektiren halleri düzenlemiş, bu hallerde yapılacak işlemler bakımından ise BDDK’nu yetkili kılmıştır. Alınacak önlemler ve gerekli işlemler bakımından BDDK haricinde hiçbir kuruluş ya da kişinin yetkisi bulunmamaktadır. Kaldı ki bu kapsamda bulunan bir bankanın en önemli ticari sırrı niteliğindeki bu statüsünün kanunun amacını oluşturan finansal piyasalarda güven ve istikrarın sağlanması hususu gözetilerek özenle yürütülmesi gerekmektedir. Aksi halde varsa bu tür bilgilerin açıklanması kamuoyuyla paylaşılması, hem 5411 sayılı kanunun sırların açıklanmasına ilişkin 159 uncu maddesinde yer alan suçun hem de bankaların itibarının korunmasına ilişkin 158 inci maddesinde yer alan suç söz konusu olacaktır. Bu kapsamda, Sayın Cumhurbaşkanı 5411 sayılı kanuna göre “kanunen açıkça yetkili” merci midir? Değilse ki mevzuata göre yetkisi yok, bu açıklamaların suç olduğunu bilmekte midir? Bir Bankanın batmasına ilişkin şartlar 5411 sayılı kanunda düzenlenmiş ve buna ilişkin münhasır yetkiler BDDK’da iken ve BDDK’nin bağımsızlığı esas iken Sayın Cumhurbaşkanı bir bankanın batık olduğunu kamuoyu ile paylamıştır. Sayın Cumhurbaşkanının ifade ettiği bu banka batmış zaten sözleri ile kastedilen nedir? Hakikaten Banka Batmış Mıdır? BDDK bu konuda yatırımcıları bilgilendirecek midir? Ayrıca 10 Eylül 2014 tarihli BDDK’nın basın açıklamasında yer alan söz konusu haberler hakkında gerekli hukuki işlem başlatılacak mıdır? Türkiye Cumhuriyetinde İlk kez, sanırım dünyada da örneği yoktur faaliyet gösteren ve borsada hisseleri işlem gören bir banka yönetim eliyle batırılmaya çalışılıyor. Ve “Seçilmiş Cumhurbaşkanı” tarafından bu bankanın battığı, Borsada hisseleri işlem görürken ve banka faaliyetleri devam ederken kürsüden söylenebiliyor. Soruyorum batmış bir banka hala nasıl oluyor da sermaye arttırıyor, Mevduat Topluyor, İstanbul Borsasında İşlem görüyor. Yok eğer bu banka batmadıysa Kanunu ilgili kanun ve mevzuattaki hükümler yok sayılarak yapılan açıklamaların bir siyasi ve hukuki sorumluluğu yok mudur? Değerli basın mensupları; Sayın Cumhurbaşkanı tarafsızlık yemini etmesine rağmen geçen hafta TUSİAD toplantısında AKP’ye muhalif olan her kesime ağır eleştiriler yöneltmiştir. 17-25 Aralığın ve gezi olaylarının bir darbe hazırlığı olduğu algısı zorlama ve baskıyla perçinlenmeye çalışmıştır. Başta iş dünyası olmak üzere tüm muhalif kesimler açıkça itham edilmiş adeta tehdit edilmekten çekinilmemiştir. İş çevreleri darbecilikle, paralel yapıya destek vermekle suçlanmış, AKP’yi desteklemeyenlere hayat hakkı tanınmayacağı konuşmalardan anlaşılmıştır. Sonra da tokalaşmadan bahsedilerek tutarsızlık sergilenmiştir. Sayın Cumhurbaşkanı bu tavırlarıyla, Başbakanın “muhatap benim” sözlerini havada bırakmıştır. Sn. Cumhurbaşkanından ağır ifadelerinden nasibini alıp ayakta alkışlayan iş çevreleri ise maalesef sözde yeni Türkiye’yi AKP zihniyeti ile birlikte kurabilecekleri yanılgısı içerisinde olduklarını göstermiştir. İş Çevrelerinin bu temsilcileri de korku ve sindirilmiş bir ruh hali içerisine girdikleri intibaını vermişlerdir.
Sn. Cumhurbaşkanına bize ananaslar gelirken, size de paralel yapıdan oy geliyordu, yargıda destek geliyordu. Biz ananas yerken, siz de bize ananas yollayanlara 'Ne istediniz de vermedik' diyordunuz. O günleri unuttunuz mu? Diyememişlerdir. Diğer taraftan, Torba yasa ile bir özel sektör örgütü olan DEİK bir gecede kamulaştırıldı. İş dünyası bir gecede bakana bağlandı. Bu gelişmiş demokrasilerde görmeyeceğimiz bir gelişmedir. Özel sektörün Yurtdışında muhatap kuruluşlar nezdindeki temsil ve yabancı ülke yetkili makamları ile yapılan temaslar konusunda yaşanan koordinasyonsuzluğun düzenlenmesi ihtiyacı yatsınamaz, ancak bunun için seçilen yol ve üslup son derece yanlıştır. Ancak iş dünyasından maaselef hiçbir itiraz yükselmemiştir. Tabi bu operasyonun altında yatan birkaç neden var. Öncelikle hükümet yurtdışında yapılan tüm ticari ekonomik temasları kendi kontrolüne almak istemektedir. Özellikle yandaş olmayan kurumları zaman içinde dışlama gayesi taşımaktadır. Değerli Basın Mensupları, Çok şükür ki; 101 gün sonra rehineler IŞID’ın elinden sağsalim kurtulmuştur. Öncelikle kurtulan tüm vatandaşlarımıza ve Türk milletine geçmiş olsun dileklerimizi iletiyoruz. Rehine olayında diplomatik yolların kullanıldığının söylenilmesi IŞİD’i devlet olarak tanıma anlamına mı gelmektedir? Sayın Cumhurbaşkanı ile Sayın Başbakan’ın kullandıkları ifadeler farklılaşmıştır. Olayın başlangıcı yokmuşçasına Sayın Genel Başkanımınız ifadeleriyle kimse hüsrandan zafer çıkarmaya, yenilgiden destan yazmaya, bozgundan başarılı operasyon çıkarmaya çalışmamalıdır. Önce operasyon açıklaması yapanlar sonradan diplomatik müzakereye dönmüşlerdir. Bildiğiniz gibi 46 Vatandaşımızın IŞID’e esir düşmesi Türk dış politikasını paralize etmiş, bunun siyasi sorumluları ve yandaş medya suçu Başkonsolosun üzerine yıkma gayreti içine dahi girmişlerdir. AKP hükümeti İŞID’e bir taviz verilmediğini operasyon yapıldığını ifade etti. İSID ise açıklama yaptı “operasyon yok müzakere yapıldı. Türk Hükümeti bizi resmen tanımış oldu” dedi. Krizin vatandaşlarımızın burnu kanamadan çözülmüş olması sevindiricidir. Ancak İŞİD zalimlerinin yaptığı bu açıklama hükümet tarafından izaha muhtaçtır. İŞID ile yapılan müzakerede başka hangi taahhütler verilmiş midir? Meselenin bir diğer veçhesi rehine krizinin sonlanması ile AKP hükümetinin IŞID’e karşı oluşturulan Uluslararası koalisyon içerisindeki ve onu eylem planının uygulamasının rolünün bundan sonra değişip değişmeyeceğidir. Bu güne kadar ISID’e terörist bile diyemeyen AKP bundan sonra IŞID ile mücadelede etkin bir rol üstlenebilecek midir? Birleşmiş milletlerde çok kritik bir toplantı var. IŞID’e karşı eylem planı ve roller belirginleşecek. Bundan önce rehineleri bahane ederek süreçte düşük profil çizen AKP hükümeti, ülkeyi Ortadoğu’da yeni bir maceraya sürükleyecek daha ileri bir rol üstlenmeyi mi düşünüyor? Türk askeri bölgede sıcak çatışmaya sokabilecek riskleri üstlenecek midir? İncirlik üssünü hava operasyonlarına açılacak mıdır? Bu konuların TBMM’ne getirilmesini bekliyoruz. Rehine krizinin çözülmüş olması, AKP hükümetinin Koalisyon ortaklarının zorlamaları karşısında elini zayıflatacak ve stratejik ortaklarının isteklerine boyun eğmek zorunda bırakabilecek bir gelişme olacak mıdır? AKP’nin bölgede bugüne kadar uyguladığı taşeron politikası sonunda hem hükümeti, hem de ülkemizi son derece kritik bir sürecin eşiğine getirmiştir. Hükümetin bu süreci sorumlu ve basiretli bir şekilde yürütmesini her aşamada TBMM’ni ve siyasi partileri bilgilendirmesini beklemekteyiz. AKP’nin aciz ve kifayetsiz dış politikasının ürünü IŞID’a karşı oluşturulan Uluslararası Koalisyon’da ülkemizin rolü ve yeri konusunda milli iradenin temsil edildiği TBMM kararına göre hareket edilmesi gerekmektedir. Suriye sınırında Tampon bölge oluşturulması ve uçuşa kapalı bölge ilan edilmesi de dahil Koalisyon eylem planında Türkiye’nin üstleneceği role ilişkin hususlar TBMM’de bir an önce görüşülmelidir. AKP’nin eğer verdiği söz yok ise acilen IŞID’in terör örgütü olup olmadığını açıklaması gerekir. İç ve dış kamuoyunda yer alan iddiaların da doğru olup olmadığı kamuoyu ile paylaşılması da gerekir. Maalesef AKP bu güne kadar IŞID konusunda “tavşana kaç tazıya tut” siyaseti gütmüştür. Değerli Basın Mensupları, AKP’nin bölgemizdeki kirli ve kanlı oyunların değirmenine su taşıyan ilkesiz dış politikası, sınırlarımızı yol geçen hanına dönüştürmüştür. Son dönem de IŞID’ın Türkiye ve Lübnan üzerinden petrol ticareti yaptığı ve bu yolla finansman sağladığı konularında ciddi iddialar ortaya atılmaktadır. Ülkemizin bölgedeki prestijini ve menfaatlerini yakından ilgilendiren bu vahim iddialara yetkili ağızlardan, inkar etmek dışında, tatmin edici yanıt verilmesi elzemdir. Bildiğiniz üzere bir süre önce NEW York Times Gazetesi, Türkiye'deki IŞİD trafiğini yazdı. Türkiye'den IŞİD'e gidenleri. Şimdi de petrol trafiği. Haber kaynakları ise ABD resmi makamlarıdır. Sayın Cumhurbaşkanı çok ağır cümlelerle ABD basınına yüklenmiştir. Oysa stratejik ortakları olan ABD yetkilerine çıtını çıkarmamıştır. Değerli Basın Mensupları, Sınırlarımızı yeni bir mülteci akımı ile karşı karşıya getirmiştir. IŞİD, Şanlıurfa'nın hemen karşısındaki alanlara saldırmış 100 bini aşan kişi IŞİD’dan kaçarak Türkiye sınırına dayanmıştır. Nihayetinde Suriye’den daha önce kaçan 1,5 milyon mülteciye ilave olarak 100 bini aşan mülteci sınırlarımızdan içeriye alınmıştır. Yardıma muhtaç kim varsa el uzatmak Yüce Türk milletinin en asil özelliğidir. Ancak bunu yaparken ayrımcılık yapmamak gerekiyor. IŞİD'din zulmünden kaçan Türkmenlere Türkiye sınırı kapatan, Türkmenler kardeşlerimizi kaderiyle baş başa bırakan hükümet IŞİD'den kaçan diğer etnik gruplara Ülkemizin sınır kapıları bir anda açılıyor, bırakın sınır tüm ülke onlara açılıyor. Hükümet Meclise danışma gereği görmeden sınırları açmıştır. Bu mülteciler nasıl kontrol edilecektir. Sınırlarımızın, bölge insanımızın can ve mal güvenliği, sosyo-ekonomik koşullarını etkilenmemesi için ne gibi tedbirler öngörülmüştür. Başbakan yardımcısı bile böyle bir olayın felaket olacağını söylemiştir. En önemlisi IŞID Zulmüne maruz kalan Türkmen kardeşlerimiz için sınırlar niye açılmamıştır? Hükümet Kandil’in tehditlerine boyun eğmektedir. Kandil Hükümete muhataplarının İmralı olduğunu hatırlatacak kadar psikolojik üstünlüğü ele geçirmiştir. Vesayet altındaki bir hükümet kendi arzusu ve istekleri olsa bile vesayet makamının müsaade ettiği ölçüde hareket alanını belirleyebilecektir. Vesayet ise tek adam vesayetidir. Hükümetin, vesayetten kurtulup kurtulmama tercihi Sayın Başbakan’a ait olabilir. Ancak, ülkenin geleceği açısından problemleri giderek arttıracağı aşikardır.
EMİN HALUK AYHAN : Basın AçıklamalarıMilliyetçi Hareket Partisi Genel Başkan Yardımcısı – Denizli Milletvekili Sayın Emin Haluk AYHAN’ın yapmış olduğu yazılı basın açıklaması. 15 Şubat 201715 Şubat 2017Detay İçin Tıklayınız Milliyetçi Hareket Partisi Genel Başkan Yardımcısı – Denizli Milletvekili Sayın Emin Haluk AYHAN’ın “Hükümet resmi belgede tahrifat yaparak ekonomideki gerçekleri gizliyor mu?” başlıklı yazılı basın açıklaması. 13 Ekim 201514 Ekim 2015Detay İçin Tıklayınız Milliyetçi Hareket Partisi Genel Başkan Yardımcısı - Denizli Milletvekili Sayın Emin Haluk Ayhan'ın Yapmış Oldukları Basın Toplantısı. 22 Eylül 201422 Eylül 2014Detay İçin Tıklayınız Milliyetçi Hareket Partisi Araştırma-Strateji Geliştirmeden Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı - Denizli Milletvekili Emin Haluk Ayhan'ın Yapmış Olduğu Basın Toplantısı. 25 Ağustos 201427 Ağustos 2014Detay İçin Tıklayınız Milliyetçi Hareket Partisi Genel Başkan Yardımcısı – Denizli Milletvekili Sayın Emin Haluk AYHAN’ın TBMM’de yapmış olduğu basın toplantısı. 6 Ağustos 201406 Ağustos 2014Detay İçin Tıklayınız Milliyetçi Hareket Partisi Genel Başkan Yardımcısı – Denizli Milletvekili Sayın Emin Haluk AYHAN’ın TBMM’de yapmış olduğu basın toplantısı. 25 Temmuz 201425 Temmuz 2014Detay İçin Tıklayınız Milliyetçi Hareket Partisi Genel Başkan Yardımcısı – Denizli Milletvekili Sayın Emin Haluk AYHAN’ın TBMM’de yapmış olduğu basın toplantısı. 19 Eylül 201319 Eylül 2013Detay İçin Tıklayınız Milliyetçi Hareket Partisi Genel Başkan Yardımcısı – Denizli Milletvekili Sayın Emin Haluk AYHAN’ın TBMM’de yapmış olduğu basın toplantısı. 15 Ağustos 201315 Ağustos 2013Detay İçin Tıklayınız Milliyetçi Hareket Partisi Genel Başkan Yardımcısı – Denizli Milletvekili Sayın Emin Haluk AYHAN’ın yapmış olduğu yazılı basın açıklaması. 2 Ağustos 201303 Ağustos 2013Detay İçin Tıklayınız Milliyetçi Hareket Partisi Genel Başkan Yardımcısı – Denizli Milletvekili Sayın Emin Haluk AYHAN’ın TBMM’de yapmış olduğu basın toplantısı. 13 Haziran 201313 Haziran 2013Detay İçin Tıklayınız Milliyetçi Hareket Partisi Genel Başkan Yardımcısı – Denizli Milletvekili Sayın Emin Haluk AYHAN’ın TBMM’de yapmış olduğu basın toplantısı. 2 Haziran 201303 Haziran 2013Detay İçin Tıklayınız Milliyetçi Hareket Partisi Genel Başkan Yardımcısı – Denizli Milletvekili Sayın Emin Haluk AYHAN’ın TBMM’de yapmış olduğu basın toplantısı metni. 16 Mayıs 201316 Mayıs 2013Detay İçin Tıklayınız Milliyetçi Hareket Partisi Genel Başkan Yardımcısı – Denizli Milletvekili Sayın Emin Haluk AYHAN’ın “Çekilme süreci” ile ilgili yapmış olduğu yazılı basın açıklaması. 26 Nisan 201326 Nisan 2013Detay İçin Tıklayınız Milliyetçi Hareket Partisi Genel Başkan Yardımcısı – Denizli Milletvekili Sayın Emin Haluk AYHAN’ın TBMM’de yapmış olduğu basın toplantısı. 25 Nisan 201325 Nisan 2013Detay İçin Tıklayınız Milliyetçi Hareket Partisi Genel Başkan Yardımcısı – Denizli Milletvekili Sayın Emin Haluk AYHAN’ın TBMM’de yapmış olduğu basın toplantısı. 11 Nisan 201311 Nisan 2013Detay İçin Tıklayınız Milliyetçi Hareket Partisi Genel Başkan Yardımcısı – Denizli Milletvekili Sayın Emin Haluk AYHAN’ın TBMM’de yapmış olduğu basın toplantısı. 3 Nisan 2013
03 Nisan 2013Detay İçin Tıklayınız Milliyetçi Hareket Partisi Genel Başkan Yardımcısı – Denizli Milletvekili Sayın Emin Haluk AYHAN’ın TBMM’de yapmış olduğu basın toplantısı metni. 7 Mart 201307 Mart 2013Detay İçin Tıklayınız Milliyetçi Hareket Partisi Genel Başkan Yardımcısı – Denizli Milletvekili Sayın Emin Haluk AYHAN’ın yapmış olduğu basın toplantısı metni. 28 Mart 201228 Mart 2012Detay İçin Tıklayınız Milliyetçi Hareket Partisi Genel Başkan Yardımcısı – Denizli Milletvekili Sayın Emin Haluk Ayhan’ın yapmış olduğu basın toplantısı. 22 Mart 201222 Mart 2012Detay İçin Tıklayınız Hükümete kanun hükmünde kararname çıkarma yetkisi veren kanun ve buna istinaden çıkarılan kararnameler MHP Genel Başkan Yardımcısı ve Denizli Milletvekili Emin Haluk Ayhan, parlamentoda düzenlediği basın toplantısında hükümete kanun hükmünde kararname çıkarma yetkisi veren kanun ve buna istinaden çıkarılan kararnameler hakkında değerlendirmelerde bulundu. 07 Mart 2012Detay İçin Tıklayınızİthalat Hakkında MHP Genel Başkan Yardımcısı Emin Haluk Ayhan parlamentoda düzenlediği basın toplantısında, "İthalat korku filmi gibi. Cari açık nereden geldiği belli olmayan gelirlere emanet." diye konuştu. 22 Şubat 2012Detay İçin TıklayınızTürkiye enerji krizinin eşiğindedir Ayhan son zamanlarda farklı bakanlardan yatırım teşvikleri konusunda farklı süre ve yorumlar duyduklarının altını çizerek, teşvik hususunda iktidarın şeffaf olması gerektiğini ve muhalefetle fikir alışverişinde bulunarak müşterek politikalar oluşturması gerektiğini de sözlerine ekledi. 16 Şubat 2012Detay İçin TıklayınızAKP hukuk nizam tanımamakta, dilediği gibi her olayı dikte ettirmekte ve baskı uygulamaktadır MHP Genel Başkan Yardımcısı Emin Haluk Ayhan, parlamentoda düzenlediği basın toplantısında TBMM Genel Kurulunda dün yaşanan gerginliğe ilişkin, ''AKP hukuk nizam tanımamakta, dilediği gibi her olayı dikte ettirmekte ve baskı uygulamaktadır'' dedi. 09 Şubat 2012Detay İçin Tıklayınızİhracat Rekoru Yanıltmaca 2008 yılı seviyesinden sadece iki milyar dolar daha fazla ihracat yapılmış, ama 40 milyar daha fazla ithalat yapılmıştır. 36 milyar daha fazla ticaret açığı verilmiştir. Bu rekora sevinmek mümkün değildir... 09 Ocak 2012Detay İçin TıklayınızEkonomi Yönetimi Hayal Taciri Türkiye’nin 2012 yılına kadar olan dönemdeki ekonomik hedeflerini ve uygulanacak politikaları içeren orta vadeli program nihayet açıklanabilmiştir. Bu Program ekonomik aktörlerin tamamının iyi de kötü de olsa fark etmez yeter ki açıklansın dediği bir programdır. 19 Eylül 2009Detay İçin TıklayınızAKP Krizin Merkezini ABD'den Türkiye'ye Kaydırdı Ülkeyi siyasal, sosyal ve ekonomik olarak yönetemeyen ve kaosa sokup bundan fayda uman beceriksiz AKP hükümeti, teğet, tünel, türbülans gibi kendilerinin bile inanmadığı kelimelerin arkasına saklanıp vatandaşı oyalamayı bırakmalı ve bir an önce vatandaşın gerçek gündemine dönmelidir. 01 Temmuz 2009Detay İçin TıklayınızBu Hükümet Ekonomide De Yok Hükmündedir İş çevreleri artık hükümetten ümidini kesmiş IMF'e bel bağlamıştır. Milletimiz 29 Mart'ta AKP hükümetine hak ettiği dersi verecek, memleketimizin aydınlık geleceğinin önünü açacaktır. 14 Mart 2009Detay İçin TıklayınızHükümet Fırsatı "Krize" Çevirdi" Türk milleti tarafından sahiplenecek içerikli bir program uygulanmasına ihtiyaç vardır. Türkiye ekonomisinin krizdeki diğer ekonomiler yanında göreli olarak cazibe yaratmaya devam etmesinin tek yolu budur. 13 Şubat 2009Detay İçin TıklayınızMilletvekili Bulunamadı
|