Milliyetçi Hareket Partisi
Ana SayfaAna Sayfa  

LÜTFÜ TÜRKKAN

Kanun Teklif Detayı : 27 Nisan 2012

Ülkesinin yüksek bağımsızlığını korumasını bilen Türk Milleti, dilini de yabancı dillerin boyunduruğundan kurtarmalıdır 27 Nisan 2012Belge Sahibi :

TÜRKÇENİN KULLANILMASINA İLİŞKİN KANUN TEKLİFİ

BİRİNCİ BÖLÜM

Amaç ve Kapsam

Amaç

MADDE 1–Anayasamızın 3.maddesine göre Türkiye Devletinin “dili Türkçedir.”Bu madde anayasamızın “değiştirilemez ve değiştirilmesi teklif edilemez.”hükümleri arasındadır. Devlet dili olarak Türkçe, bu ülkede yaşayan insanların tek bir millet olmasında en önemli unsurlardan birini oluşturur; Türk milletinin birlik ve bütünlüğünü temsil eder. Öte yandan Türk dili, Türkiye’de ve Türkiye dışında yaşayan bütün Türkleri birbirine bağlayan kutsal bir bağdır.

Bu kanunun amacı, Türkiye Cumhuriyeti dâhilinde Türk dilinin kullanımını düzenlemektedir.

Kapsam

MADDE 2-Bu kanun; ticari kuruluşların ad ve unvanları ile her türlü mal, ürün ve hizmetlerin adlarında; Ticari belge, ilan ve reklamlarda; her türlü resmi yazışma ve sözleşmede; toplantı ve gösterilerde; Ana dili eğitimi ve değerlendirilmesinde; Radyo ve televizyon sunuculuğunda Türkçenin kullanılmasıyla ilgili ilke ve düzenlemeleri kapsar.

İKİNCİ BÖLÜM

Ticari Faaliyetlerde Türkçe

Ticari Kuruluş ve Ürünlerde Türkçe

MADDE 3-Ticari kuruluşların ad ve unvanları ile mal, ürün ve hizmet adlarının Türkçe olması ve Türk alfabesiyle yazılıp okunması zorunludur. Bu konu Sanayi ve Ticaret Bakanlığınca yürütülür ve denetlenir.

İş yerlerine konulacak levha ve tabelalarla ambalaj ve etiketlerde ticaret unvanı ve adları ile sunulan mal, ürün ve hizmetlerin adları ve bunlarla ilgili diğer bilgiler öncelikle Türkçe olarak yazılır. Levha, tabela, ambalaj ve etiketlerde ikinci bir dilin kullanılması durumunda yabancı dilde olan bölüm, Türkçe bölümden önce ve onun üstünde olamaz; kapladığı alan Türkçe bölümün yarısını geçemez. Levha ve tabelalarında ikinci bir dil kullanan ticari kuruluşlar ilan ve reklam vergisini dört kat olarak öderler.

Mal, ürün ve hizmetlerin sunuluş ve tanıtılmasında; kullanma tarifesi veya kitapçığında; bunlarla ilgili fatura, makbuz ve diğer belgelerde de Türk dilinin ve yeni Türk alfabesinin kullanılması zorunludur. Sunuluş ve tanıtımda; kullanma tarifesi veya kitapçığında fatura, makbuz ve diğer belgelerde başka diller kullanılacaksa bunlar ilgili kitapçık ve belgelerde Türkçe’den sonra yer alır.

Ticari kuruluşların ad ve unvanları ile mal, ürün ve hizmetlerin adlarının Türkçe olmasında ölçü, Türk Dil Kurumunun Türkçe Sözlük ’ünün son baskısında madde başı olarak yer almış bulunmaktadır. Türk kültür ve tarihine ilişkin özel adlarla Türkiye Cumhuriyeti yurttaşlarının adları, ticaret unvanı; iş yeri, kuruluş, mal, ürün ve hizmet adı olarak kullanılabilir.

Türkçe sözlerden ve özel adlardan kısaltmalar ve birleşmeler yapılabilir. Tereddüt durumunda başvurulacak yer Atatürk Kültür, Dil ve Tarih Yüksek Kurumu’dur.

Türkiye’de iş yapan yabancı firmalarda; yabancı firmalarla ortaklıklarda Türkiye’de satışı yapılan, isim hakkı alınmış yabancı mal, ürün ve hizmetlerde Türkçe unvan ve ad zorunluluğu aranmaz. Ancak Türkiye’de satışı yapılan her türlü mal ve ürüne ait kullanma kılavuzlarında ve ilgili diğer kitapçıklarda başka diller yanında Türkçe açıklama bulunması da zorunludur. Ayrıca makine, alet ve edevat üzerinde bulunan bilgi ve uyarı levhalarıyla yazılarının da Türkçelerinin bulunması zorunludur.

İlan, Reklam ve Tanıtımda Türkçe

MADDE 4-Her türlü ilan, reklam ve tanıtım öncelikle Türkçe ile yapılır. Zorunlu olarak başka dillere yer verilmesi durumunda önce Türkçe, sonra diğer diller kullanılır.

Yaptırım

 

MADDE 5-Bu bölümdeki hükümlere uyulmaması durumunda yasağa konu levha, tabela ve yazılar ilgili Belediyece ortadan kaldırılır, ayrıca yetişkinlere ait asgari ücretin aylık brüt tutarının on katı para cezası uygulanır. Eylemin bir yıl içinde tekrarı halinde bir önceki cezanın iki katı alınır. Yazılı yayın araçlarındaki ve belediyelerin sorumluluk alanları dışındaki ilan, reklam ve tanıtımlar Kaymakamlık ve Valiliklerce izlenir.

ÜÇÜNCÜ BÖLÜM

Yazışma ve Toplantılarda Türkçe

Yazışmalarda Türkçe

MADDE 6 -Kamu kurum ve kuruluşlarında; kamu tüzel kişiliklerinde ve noterliklerde her türlü belge, sözleşme ve yazışma Türkçe hazırlanır, muhatapların yabancı uyruklu olması durumunda yabancı dilde yazışma ve sözleşme yapılabilir; ancak bu belgelerinde Türkiye Cumhuriyeti uyruklu muhataplar için ülke içindeki dağıtımında Türkçelerinin kullanılması zorunludur.

Toplantı ve Gösterilerde Türkçe

MADDE 7 -Kamu kurum ve kuruluşlarınca, kamu tüzel kişiliklerince düzenlenen her türlü toplantı ve gösteri Türkçe ile yapılır. Bu hüküm azınlık statüsüne tabi Türkiye Cumhuriyeti yurttaşlarının dini ayinleri kapsamaz

Uluslararası toplantı ve gösterilerde Türkçe yanında başka dillerde kullanılabilir.

 

DÖRDÜNCÜ BÖLÜM

Türkçe Eğitimi ve Değerlendirilmesi

Madde 8 -İlk ve orta öğretimde öğrenciler, ana dile öğretimine ait zorunlu Türkçe, edebiyat, dil bilgisi, kompozisyon gibi derslerden başarılı olmadıkça yıl sonu başarı ortalaması ile veya herhangi bir kurul kararı ile başarılı sayılamazlar ve bu derslerden başarılı sayılmadıkça mezun olamazlar. Bu derslerden başarısız olanlar af kapsamlarına alınamazlar.

Memur alımı için yapılan sınavlarda Türkçe bilgisi de yoklanır; buna ilişkin değerlendirme notu genel değerlendirilmenin yüzde yirmisinin altında olamaz.

BEŞİNCİ BÖLÜM

Sunuculuk Belgesi

Belge Zorunluluğu

MADDE 9 -Radyo ve televizyonlarda spikerlik, sunuculuk ve haber sunuculuğu yapanlar; Türkçeyi yanlışsız telaffuz ettiklerini gösteren bir “ sunuculuk belgesi “ ne sahip olmak zorundadırlar

Sunuculuk Belgesi Kurulu

MADDE 10 -“ Sunuculuk belgesi” , “ Sunuculuk Belgesi Kurulu “ tarafından verilir. Sunuculuk Belgesi Kurulu; Türk Dil Kurumu üyeleri arasından Türk Dil Kurumu bilim kurulunca seçilen 3, Devlet Tiyatrosu sanatçıları arasından Kültür Bakanlığı Devlet Tiyatroları Genel Müdürlüğünce seçilen 2, üniversitelerin Türk Dili ve Edebiyatı, Türk Dili ve Edebiyatı Eğitimi veya Çağdaş Türk Lehçeleri ve edebiyatları bölümleri öğretim üyeleri arasından Yüksek Öğretim Kurumu Genel Kurulunca seçilen 2, Radyo ve Televizyon Üst Kurulu tarafından seçilen 1, Türkiye Radyo Televizyon Kurumu sunucu ve spikerleri arasından Türkiye Radyo Televizyon Kurumu Genel Müdürlüğünce seçilen 1, Türkiye Gazeteciler Cemiyetince seçilen 2 (toplam 11) üyeden oluşur. Kurul sekreterlik ve yazışma hizmetlerini görecek yeterli sayıda personel çalıştırır.

Görev Süresi

MADDE 11 -Sunuculuk Belgesi Kurulu üyelerinin görev süresi dört yıldır. Üyeliklerde herhangi bir sebeple boşalma olduğu takdirde o üyeyi seçen Kurul veya makam, boşalma tarihinden başlayarak en geç bir ay içinde yeni üyeyi seçer. Boşalan üyeliği seçilen kimse, yerine seçildiği üyenin süresini tamamlar.

Başkan, Başkan Yardımcısı ve Sekreter

MADDE 12 -Sunuculuk Belgesi Kurulu, üyelerinin seçiminin tamamlanması tarihinden başlayarak en geç bir ay içinde toplanır ve üyeler içinden bir başkan ve bir sekreter seçer. Başkan, üyeler arasından kendisine bir başkan yardımcısı seçer. Başkan, başkan yardımcısı ve sekreterin görev süresi iki yıldır.

 

Toplanma ve Değerlendirme

MADDE 13 -Sunuculuk Belgesi Kurulu, yeter sayıda başvuru üzerine toplanarak başvuruları değerlendirir.

Sunuculuk Belgesi Kurulunun çalışma ve değerlendirme ilkeleri ayrı bir yönetmelikle belirlenir.

Mali Kaynaklar ve Üyelerin Mali Hakları

MADDE 14 -Sunuculuk Belgesi Kurulu üyelerinden her birine ödenecek toplantıya katılma ücreti, her toplantı için devlet memur aylıkları kat sayısının 15.000 ile çarpılması sonunda elde edilen tutardır. Bir yılda on ikiden fazla toplantı ücreti ödenmez.

Sunuculuk Belgesi Kurulu üye ve personeline ödenecek ücret ve aylıklar ile Kurulun diğer masrafları Radyo ve Televizyon Üst Kurulu bütçesinden karşılanır.

ALTINCI BÖLÜM

Geçici Hükümler

Geçici Maddeler

Geçici Madde 1- Türkçe olmayan ticari ad ve unvanlar ile konuyla ilgili levha tabela ve yazılar, bu kanunun yürürlüğe girmesinden başlayarak en geç 6 ay içinde değiştirilir.

Geçici Madde 2- Bu kanunun öngördüğü yönetmelikler kanunun yürürlüğe girmesinden başlayarak en geç 6 ay içinde hazırlanır.

Geçici Madde 3- Sunuculuk Belgesi Kurulu, üyelerinin seçiminin tamamlanması tarihinden başlayarak en geç iki ay içinde yeter sayıda toplantı yapar; mevcut spiker, sunucu ve haber sunucularından hangilerine belge verileceğini belirler.

Yürürlük

MADDE 15 - Bu kanun yayımlandığı tarihte yürürlüğe girer.

Yürütme

Madde 16- Bu kanunu Bakanlar Kurulu yürütür.

 

 

 

GENEL GEREKÇE

Ülkesinin yüksek bağımsızlığını korumasını bilen Türk Milleti, dilini de yabancı dillerin boyunduruğundan kurtarmalıdır (M. Kemal ATATÜRK,1930)

Türk Dilinin kendi benliğinde, aslındaki güzellik ve zenginliğe kavuşması için, bütün devlet teşkilatımızın dikkatli ve ilgili olmasını isteriz. (M. Kemal ATATÜRK,1932) Ulu önderimiz yukarda ki sözleri ile dile verdiği önemi dile getirmiş ve dilin korunması için devlet teşkilatlarımızın dikkatli ve dile karşı ilgili olmasını istemiştir.

Anayasamızın da 3. maddesinde, Türkiye Devleti’nin “dili Türkçedir.” hükmü yer almaktadır. Ancak dille ilgili herhangi bir yasanın bulunmayışı anayasamızın bu hükmünü boşlukta bırakmakta; ülkemizde, özellikle, işyeri adlarında görülen yaygın yabancı dil kullanımları, Anayasamızda böyle bir hükmün yokmuş izlenimini uyandırmaktadır. Oysa Anayasanın bu hükmü ,”değiştirilemez, değiştirilmesi teklif edilemez” hükümler arasına konulacak kadar önemli sayılmıştır.

Ülkemizde Türk dilinin öğrenim ve kullanılmasında büyük bir kayıtsızlık ve umursamazlık olduğu açıktır. Liseyi hatta yükseköğrenimi bitiren gençler Türkçenin en temel eserlerini dahi okuyup öğrenmeden, dillerinin önemini kavramadan yetişmekte; dili doğru kullanma becerisini kazanmadan meslek hayatına atılmaktadır. Türkçenin önemini ve güzelliğini kavrayamayan insanların ulu önderimizin istediği gibi dile karşı dikkatli ve ilgili olmaları da tabii ki beklenemez. Bunun sonucu olarak radyo ve televizyonlarda da telaffuz hataları gün geçtikçe artmaktadır. Oysa okul yanında belki ondan da önemli olarak basın yayın organları da dilin doğru ve güzel kullanılmasında etkili olan araçlardır. Basın yayın organlarında ki yanlış kullanımlar, çok çabuk bir şekilde ve dalga dalga geniş halk kitlelerine yayılmakta, insanları olumsuz yönde etkilemektedir.

Türkçe ‘ye karşı kayıtsızlık, iş adamlarımızı ve esnafımızı da etkilemekte; imal edilen mal ve ürünlerin adlarında; ticari unvan ve adlarda yabancılaşma süratle artmaktadır. Bir zamanlar sadece büyük şehirlerin belli semtlerinde görülen yabancı iş yeri adları şimdi Anadolu şehir ve kasabalarına dahi yayılmakta, ülkemiz adeta Türkçe kullanılmayan bir ülke görünümüne bürünmektedir.

Dil, milleti oluşturan en önemli unsurlardan biridir. Dolayısıyla dildeki çözülme, bozulma ve yabancılaşma milletin oluşumunu da etkiler. Millet fertlerini birbirine bağlayan dil, önemini yitirdikçe fertler arasında ki bağ ve yakınlık da zayıflar; bunun sonu çözülme ve ayrılma isteklerine kadar gider.

Yukarıda ki genel gerekçeye dayanılarak Türk dilinin kullanımına ilişkin bir kanunun hazırlanmasına ihtiyaç duyulmuştur. Bu kanun ticari kuruluşların ad ve unvanlarında; mal, ürün ve hizmetlerin adlarında ve sunulmasında; resmi yazışma, sözleşme ve toplantılarda Türkçe kullanılmasına ait hükümleri içine alır; insanların konuşma ve yazılarında kullanacağı kelimelerle ilgili değildir. Kelimelere müdahale, kanunun temel Amacı olan milli birlik ve bütünlük yerine, toplumda yeni kavgalara yol açabilir. Ancak kanununun öngördüğü tedbirlerin alınması durumunda yurttaşlarımızın daha zengin, daha güzel, daha milli bir dil kullanmaya özen gösterecekleri de açıktır.

MADDE GEREKÇELERİ

MADDE 1 -Anayasamızın 3.maddesinde yer alan Türkiye Devleti’nin “dili Türkçedir.”hükmünü boşlukta bırakmamak üzere bu hükümle ilgili esas ve düzenlemeleri ihtiva eden “Türk Dilinin Kullanılmasına İlişkin Kanun”’un amacı bu maddede belirtilmiştir.

MADDE 2 -Kanunun hangi konuları kapsayacağı, ana başlıklar halinde bu maddede belirtilmiştir.

MADDE 3-Ticari unvan ve işyeri adlarında yaygın olarak görülen Türkçe‘den uzaklaşma ve yabancılaşma; hem ülkede sanki Türk dili kullanılıyormuş derecesinde bir görüntü meydana getirmekte, hem de Türk diline karşı yurttaşlarda var olması gereken bilinç ve duyarlılığı zedelemektedir. Bu bakımdan ticari kuruluşların ad ve unvanları ile mal, ürün ve hizmet adlarının Türkçe olması zorunluluğu getirilmiş ve bunun daha kuruluş ve başvuru safhasında Sanayi ve Ticaret Bakanlığınca sağlanması öngörülmüştür. İşyerlerinin levha ve tabelalarında ve camekânlarında ve diğer yerlerinde; ambalaj ve etiketlerde; ürünlerle ilgili kullanma kılavuzlarında ve çeşitli kitapçıklarda; makine, alet ve edevat üzerindeki yazı ve uyarı levhalarında öncelikle Türkçe kullanılması şart koşulmuştur. Ancak anılan yerlerde ikinci Bir dilin kullanılması tamamen yasaklanmamıştır; çünkü ülkemize çok sayıda turist gelmekte ve bunlara dünyada yaygın olan dillerle hitap etme zorunluluğu bulunmaktadır. Ülkemizin önemli bir döviz kaynağı olan turistlere anlayabilecekleri dillerle ulaşmanın zarureti açıktır. Tabii ki yabancı dillere sınırlama getirilmiş ve yabancı dillerle yazılacak bölümlerin, Türkçenin önüne geçmesini önlemek üzere gerekli hükümlerde bu maddeye konulmuştur. Ticari unvan ve işyeri adlarında kullanılması zorunlu olan Türkçe konusunda tereddütler uyanabileceği şüphesizdir. İnsanlar hangi kelimelerin Türkçe sayılıp sayılmayacağı konusunda her zaman tereddüt edebilirler. Burada ki ölçü kelimelerin kökeni olamaz; dilimize girmiş insanlarımız tarafından kullanılan ve manası anlaşılan kelimeler Türkçe sayılır. Nitekim bütün bu kelimeler Türkçe sözlüklerde madde başı olarak alınması uygun görülmüştür. Bu sözlükte madde başı olarak yer alan kelimeler, kökeni ne olursa olsun Türkçe sayılmıştır. Ayrıca sözlüklerde yer almayan Türk kültür ve tarihine ilişkin özel adların kullanılmasına izin verilmiştir; Türkiye Cumhuriyeti yurttaşlarının kendi işletmelerinde kendi adlarını kullanabilmelerine de imkân sağlanmıştır. Sözlükteki kelimelerin ve özel adların bir araya getirilmesi ile veya bunlardan kısaltmalar yapılmasıyla da ticari unvanlar, adlar; mal, ürün ve hizmet adları oluşturulabilir. Bu konularda tereddüt edilmesi durumunda başvuru mercii olarak Atatürk Kültür Dil ve Tarih Yüksek Kurumu gösterilmiştir.

MADDE 4 -Ticari faaliyetlere ait duyuru, ilan ve reklamlar iş yerleriyle sınırlı değildir. Yazılı ve sözlü yayın organlarında ve iş yerlerinin dışında da duyurular, ilanlar, reklamlar yapılmaktadır. Önceki maddelerde yer alan gerekçelerde, her türlü ilan, reklam ve tanıtımda öncelikle Türkçe kullanmak zorunluluğu getirilmiş; ancak turistlere hitap edebilmek maksadıyla, Türkçeden sonra olmak şartıyla diğer dillere de izin verilmiştir.

MADDE 5 -3. ve 4.maddelerdeki hükümlerin takibi ve bu maddede belirlenmiştir. İşyerleri, dükkân ve mağazalar, özellikle buralardaki levha ve tabelalar birçok bakımdan belediyelerce denetlenmektedir. Bundan dolayı bu hükümlerin de belediyelerin sorumluluk alanları içinde belediyelerce yürütülüp denetlenmesi uygun görülmüştür. Ancak yazılı yayın araçlarında ki ve belediyelerin sorumluluk alanları dışındaki uygulamalarda valilikler ve kaymakamlıklar görevlendirilmiştir.

MADDE 6 -Bu madde, bütün resmi kuruluşlarda ve noterliklerde her türlü belge, sözleşme ve yazışmanın Türkçe hazırlanmasını öngörmektedir. Mademki anayasamıza göre devletin dili Türkçedir; o halde her türlü resmi belge ve yazışmada ona göre hazırlanmalıdır. Ancak çeşitli belge sözleşme ve yazışmalarda muhataplar; başka ülkeler, o ülkelerin kuruluş ve yurttaşları olabilir. Bu durumlarda yabancı dile izin verilmiştir. Tabii ki yabancı dildeki belge, sözleşme ve yazışmaların da Türkiye Cumhuriyeti uyruklu muhataplar için ülke içindeki dağıtımında yine Türkçe şartı aranmaktadır.

MADDE 7 -Anayasamızda devlet dilinin Türkçe olması, ülke içindeki her türlü resmi toplantı ve gösterinin de Türkçe yapılması gerekliliğini ortaya çıkarır. Ortaya çıkan bu durumun tatbiki için bu madde gereklidir. Ancak uluslararası toplantı ve gösterilerde Türkçe yanında başka dillerinde kullanılmasına ihtiyaç olabileceği açıktır. Azınlık statüsüne tabi Türkiye Cumhuriyeti yurttaşlarının dini ayinleri de bu maddenin kapsamı dışında bırakılmıştır.

MADDE 8 -Bu kanunla getirilen hükümler, ülke içinde Türkçenin kullanımını yaygınlaştırmak içindir. Türkçenin gençler arasındaki önemsenme oranını artırmak için bu bazı yaptırımlar gerekmektedir. Bu madde ile o yaptırımlar gündeme getirilmektedir.

MADDE 9 -Sözlü yayın organlarında (radyo ve televizyonlarda)görev yapan sunucu ve spikerler, güzel konuşmada ve kelimelerin doğru telaffuzları ile topluma örnek olan kişilerdir. Günümüzde özel yayıncılığın fazlalığı ile sunucuların konuştukları Türkçede bir özensizlik söz konusudur. Bu özensizlik dildeki bozulmaya neden olan etkenlerden biridir. Sunucu ve spikerlerin Türkçeyi doğru kullanmalarını göstereni bir belgeye ihtiyaç vardır. Bu madde bu belgeyi sağlamayı amaçlamıştır.

MADDE 10 – Bu madde ile Sunuculuk belgesinin yetkili bir kurulca verilmesi öngörülmüş ve bu kurulun “Sunuculuk Belgesi Kurulu “adını taşıması uygun bulunmuştur. Maddede kurulun kimlerden oluşacağı açıklanmıştır. Kurul üyelerinin dili en önemseyen ve düzgün kullanan kurumların yetişmiş elemanlarından oluşması amaçlanmıştır.

MADDE 11 -Sunuculuk Belgesi Kurulu üyelerinin görev süreleri ve bir üyeliğin boşalması durumunda yeniden görevlendirmenin şekli bu maddede belirtilmiştir.

MADDE 12 -Sunuculuk Belgesi Kurulunun bir başkan, bir başkan yardımcısı ve bir sekreter ile çalışmalarını yürütmesinin uygun olacağı düşünülmüş ve maddede bunların nasıl seçileceği belirtilmiştir.

MADDE 13 -Sunuculuk Belgesi Kurulunun hangi aralıklarla toplanacağı belirlenmemiş, başvurular üzerine Kurulun toplanması uygun bulunmuş ve ayrıntılar yönetmeliğe bırakılmıştır.

MADDE 14 -Sunuculuk Belgesi Kurulu üyeliği asli görev değildir. Bu bakımdan üyeler için toplantı başına ücret düşünülmüş ve memur aylıkları katsayısı bu ücret için esas alınmıştır. Kurulun üye ve personeline ödenecek ücret ve aylıklar ile diğer masrafların Radyo Televizyon Üst Kurulu bütçesinden karşılanması uygun görülecek maddede belirtilmiştir.

Geçici Madde 1-Kanunla yasaklanan yabancı ad, unvan, levha, tabela ve diğer malzemenin altı ay içinde değiştirilmesi gereği bu madde ile ifade edilmiştir.

Geçici Madde 2-Kanunda öngörülen yönetmeliklerin altı ay içinde hazırlanması gereği bu madde ile ifade edilmiştir.

Geçici Madde 3-Şu anda görev yapan sunucu, spiker ve haber sunucularının bir kısmı yıllardan beri bu mesleği icra eden, kendilerini ispat etmiş kişilerdir. Bunlar aynı zamanda Türkiye Radyo Televizyon Kurumunun eleme ve sınavlarından geçmişlerdir. Dolayısıyla bu gibi kimselerin Kurul önünde sınav vermesi düşünülemez. Mevcut görevliler, zaten her gün radyo ve televizyonlarda konuşmaktadırlar; ayrıca Kurul önünde konuşma sınavı vermeleri gereksizdir. Bu sebeplerle bu madde, Sunuculuk Belgesi Kurulunun ilk iki ayda kendi içinde yapacağı denemelerle mevcut spiker, sunucu ve haber sunucularından belge verilecek olanları belirlemesini öngörmektedir.

MADDE 15 -Kanunun yürürlük tarihi belirtilmiştir.

MADDE 16 -Kanunun bazı maddeleriyle ilgili görevlendirmeler ilgili maddelerde belirlenmiştir. Ancak kanunun bütün olarak Bakanlar Kurulunca yürütüleceği bu maddede belirtilmiştir.

 

LÜTFÜ TÜRKKAN Tarafından Sunulan Kanun Tasarıları

YEŞİL PASAPORT

“Her alanda büyük bir ivme kazanan küreselleşme olgusu ticaret alanında da tüm dünyayı etkisi altına alarak, dünyayı tek pazar haline getirmiştir".

03 Temmuz 2012Detay İçin Tıklayınız
NAKDİ TAZMİNAT VE AYLIK BAĞLANMASI

NAKDİ TAZMİNAT VE AYLIK BAĞLANMASI

06 Haziran 2012Detay İçin Tıklayınız
SMMM HAKKINDA

SMMM KANUNU

22 Mayıs 2012Detay İçin Tıklayınız
Ülkesinin yüksek bağımsızlığını korumasını bilen Türk Milleti, dilini de yabancı dillerin boyunduruğundan kurtarmalıdır

Ülkesinin yüksek bağımsızlığını korumasını bilen Türk Milleti, dilini de yabancı dillerin boyunduruğundan kurtarmalıdır 

27 Nisan 2012Detay İçin Tıklayınız
2108 SAYILI MUHTAR ÖDENEK VE SOSYAL GÜVENLİK KANUNUNDA DEĞİŞİKLİK YAPILMASINA İLİŞKİN KANUN TEKLİFİ

2108 SAYILI MUHTAR ÖDENEK VE SOSYAL GÜVENLİK KANUNUNDA DEĞİŞİKLİK YAPILMASINA İLİŞKİN KANUN TEKLİFİ

25 Ocak 2012Detay İçin Tıklayınız
“Suçlar ve Cezalar”

“Suçlar ve Cezalar” başlıklı 562. Madde yeniden düzenlenme gereksinimi hissedilmektedir.

24 Ocak 2012Detay İçin Tıklayınız