MEHMET ERDOĞAN

Meclis Konuşması : 18 Ocak 2012

Cumhurbaşkanı Seçimi Kanunu Tasarısı18 Ocak 2012Belge Sahibi :

Türkiye Büyük Millet Meclisi Sayın Başkanlığına

Görüşülmekte olan Cumhurbaşkanlığı Seçimi Kanun Tasarısının 3. maddesinin Tasarı metninden çıkarılmasını diğer maddelerin teselsül ettirilmesini saygı ile arz ederiz.

                    Faruk Bal                              Hasan Hüseyin Türkoğlu                        Nevzat Korkmaz

                       Konya                                            Osmaniye                                            Isparta

              Mehmet Erdoğan                              Yusuf Halaçoğlu                                Özcan Yeniçeri

                       Muğla                                              Kayseri                                              Ankara


Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; görüşmekte olduğumuz 138 sıra sayılı Cumhurbaşkanlığı Seçimi Kanunu Tasarısı’nın 3’üncü maddesi üzerindeki önergemizle ilgili grubum adına söz almış bulunuyorum. Bu vesileyle, yüce heyetinizi saygıyla selamlıyorum.

Şu anda üzerinde konuştuğumuz madde kanun tasarısına gereksiz olarak ilave edilmiştir, çünkü bu konu Anayasa’mızda açıkça yer almaktadır. Yüce Mecliste bir hayli hukukçu arkadaşımız var, ayrıca Meclis çalışmalarını yakından takip eden hukukçular var; bizi dinleyen hukukçular ve aklıselim insanlar, görüştüğümüz konuyu inanıyorum ki tebessümle takip ediyorlar. Hukuk fakültesi birinci sınıf öğrencilerinin bile tartışmayacağı açık hükümleri lüzumsuz yere burada tartışıyoruz. Aslında, temel problem bir sistem üzerinde konuşamamak. İktidar, bütün kanun tasarılarında yaptığı gibi, günlük gelişmelere tepki olarak düzenleme yapmayı alışkanlık hâline getirmiştir. Oysa, birilerine tepki duyularak ya da günlük siyasi hesaplara göre yapılan düzenlemeler, yürürlüğe girdiği tarihten itibaren yeni sıkıntıları ve tartışmaları beraberinde getirmektedir.

İktidara tavsiyemiz, rüzgâra göre hareket etmekten vazgeçip, ortak akla uygun bir çalışma ortamı oluşturmasıdır. Olmayan sorunları varmış gibi göstermek ya da var olan sorunları yokmuş gibi göstermek, yüce Meclisin ve milletimizin zamanını çalmaktan başka bir işe yaramamaktadır.

Anayasa ile düzenlenmesi gereken hususları kanunla düzenlemek, kanunla düzenlenmesi gereken hususları Parlamentonun yetkilerini gasp ederek kanun hükmünde kararnamelerle düzenlemek çözüm üretemedi bugüne kadar arkadaşlar, bundan sonra da üretemeyecektir.

Şimdiyse, On birinci Cumhurbaşkanı seçildiği tarihte yürürlükte olan mevzuata göre sürenin yedi yıl olduğu, beş artı beş olmak üzere yeniden yapılan düzenlemenin on birinci Cumhurbaşkanı için geçerli olamayacağını iddia etmektesiniz. Bu, tartışılamayacak kadar açık bir husustur. Eğer on birinci Cumhurbaşkanının görev süresinin yedi yıl olması öngörülseydi, Anayasa değişikliği oylanırken bu hüküm altına alınabilirdi. Şimdiyse önemli bir yanlışta ısrar ediliyor, Cumhurbaşkanının görev süresiyle Cumhurbaşkanının seçimi birbirine karıştırılıyor. Bugün biz Cumhurbaşkanının görev süresini tartışabilecek pozisyonda değiliz, eğer bunu tartışacak isek ortaya bir Anayasa değişikliğini getirmek, gündeme bir Anayasa değişikliğini getirmek durumundayız. Şimdi, Cumhurbaşkanının seçimiyle ilgili usulü tartışacaksak da bu kanundan bu hükümleri çıkarmak durumundayız. Anayasa’da düzenlenmiş olan bir hususun kanunla düzenlenmeye kalkışılması Anayasa’ya açıkça aykırıdır, bunu tartışmak bütün hukukçular için abesle iştigaldir. Anayasa’da açık olarak düzenlenmiş olan hususların aynı ifadeyle şu andaki kanunda yeniden ifade edilmesi anlamsız ve gereksizdir. Cumhurbaşkanının halk tarafından seçilmesi demokratik parlamenter sistemin özüne aykırıdır. Anayasa’da, Anayasa değişikliğinde bizim üzerinde durmamız gereken en önemli konu bence budur.

Yine, yüce Mecliste Anayasa değişikliği için bütün grupların katılımıyla bir Uyum Komisyonu kurulmuş, bu Komisyon çalışmalarına devam etmekteyken bu konudaki bu Komisyonun çalışma alanına müdahale niteliğindeki bu düzenlemelerin burada tekrar gündeme getirilmesi de anlamsız ve gereksizdir. Bu Cumhurbaşkanının görev süresi, Cumhurbaşkanının yetkileri, demokratik parlamenter sistemin yeni anayasada nasıl yer alacağının Uyum Komisyonunda yeterince üzerinde çalışılıp yeni anayasayla birlikte Parlamentoya getirilmesi gerekir. Bu sebeple bu kanuna eklenen hem 3’üncü madde hem de geçici maddenin bu kanundan çıkarılması gerekmektedir. Bu anlamsız maddelerin üzerinde burada zaman kaybetmeye gerek yoktur.

Bu vesileyle yüce heyetinizi saygıyla selamlıyorum. (MHP sıralarından alkışlar)

MEHMET ERDOĞAN Tarafından Yapılan Meclis Konuşmaları

Cumhurbaşkanı Seçimi Kanunu Tasarısı

Suni gündemler oluşturup suni tartışmalarla devletin en önemli makamlarını itibarsızlaştırmaya kimsenin hakkı yoktur

19 Ocak 2012Detay İçin Tıklayınız
Cumhurbaşkanı Seçimi Kanunu Tasarısı

Anayasa ile düzenlenmesi gereken hususları kanunla düzenlemek, kanunla düzenlenmesi gereken hususları Parlamentonun yetkilerini gasp ederek kanun hükmünde kararnamelerle düzenlemek çözüm üretemedi

18 Ocak 2012Detay İçin Tıklayınız
Muğla ilinde yoğun yağışların yol açtığı sel felaketler hakkında gündem dışı konuşma

Alelacele yapılan yol ve köprülerin bir yağışta bu kadar büyük hasar görmesi de Hükûmetinizce yol ve köprüler yapılırken gerekli itinanın gösterilmediğinin açık işaretidir

12 Ocak 2012Detay İçin Tıklayınız
375 Sayılı Kanun Hükmünde Kararname İle Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılması Hakkında Kanun Teklifi

Bu 666 sayılı Kanun Hükmünde Kararnamede unutulanlar sadece emniyet personeli değildir. Öğretmenler, din görevlileri, sağlık çalışanları gibi kamu çalışanlarının çoğu da 666 sayılı Kanun Hükmünde Kararnameyle yapılan düzenlemeden pay alamamışlardır

06 Ocak 2012Detay İçin Tıklayınız
2012 yılı Bütçesi 26. Maddesi üzerine konuşması

2.140 yeni lojman yaparak kendi söyledikleriyle ve icraatlarıyla çelişen bir iktidarla karşı karşıyayız. Madem yenilerini alacaktınız, yenilerini yapacaktınız mevcutları niye sattınız?

19 Aralık 2011Detay İçin Tıklayınız
2012 Yılı Bütçesi 22. Maddesi üzerindeki konuşması

Türkiye’deki kamu personeli sayısı OECD ortalamalarının altındadır. Buna rağmen, kamuda boşalan kadroların ancak yarısına atama yapılacak olması iki bakımdan sakıncalıdır

18 Aralık 2011Detay İçin Tıklayınız
İçişleri Bakanlığı Bütçesi

İktidar, Kanun’un istisnai hükümlerinden istifade ederek muhalefet belediyeleri üzerinde baskı oluşturmakta ve özel denetim yaptırmaktadır. Bu denetim, ya tekrar İçişleri Bakanlığına yeniden devredilmeli ya da muhalefeti sindirme amaçlı özel dene

10 Aralık 2011Detay İçin Tıklayınız