Meclis Konuşması : 19 Ocak 2012
Türkiye Büyük Millet Meclisi Sayın Başkanlığına
Görüşülmekte olan Cumhurbaşkanlığı Seçimi Kanun Tasarısının 11. maddesinin aşağıdaki şekilde değiştirilmesini saygı ile arz ederim. "Madde 11. Cumhurbaşkanı adayı gösterilen, Cumhurbaşkanı görev ve yetkilerini Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanına, Başbakan Başbakan Vekiline, Bakanlar vekili bakanlara aday listesinin kesinleştiği gün devreder. Aday gösterilen Milletvekili aday listesinin kesinleştiği günden seçim sonuçlarının kesin olarak ilan edildiği tarihe kadar Türkiye Büyük Millet Meclisindeki görevlerinde izinli sayılır.”
Faruk Bal Hasan Hüseyin Türkoğlu Nevzat Korkmaz
Konya Osmaniye Isparta
Yusuf Halaçoğlu Özcan Yeniçeri
Kayseri Ankara Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; Cumhurbaşkanlığı Seçimi Kanunu Tasarısı’nın 11’inci maddesinde değişiklik yapılması için verdiğimiz önerge üzerinde söz aldım. Hepinizi saygıyla selamlıyorum. Değerli milletvekilleri, verdiğimiz önergeyle, 11’inci maddede belirtilen ve adaylıkları kesinleştikten sonra istifa etmesi öngörülen bürokratların yanında, hâlâ görevi başında bulunan Cumhurbaşkanı, Başbakan ve bakanların da görevlerini, seçimlerin resmî sonuçlarının açıklanmasına kadar Anayasa ve yasadaki prosedüre uygun olarak vekillerine devretmelerini öngörüyoruz. Bu süreçte hiçbir devlet yetkisi kullanmamaları ve görev icra etmemeleri mecburiyetini getiriyoruz. Değerli milletvekilleri, seçimlerin eşit ve adil şartlarda yapılıyor olması çoğulcu demokrasinin en önemli niteliğidir, olmazsa olmazıdır. Başka tüm demokratik özellikler olsa bile, şayet eşit ve adil seçimler yapılmıyor ve görevler bu şekilde devredilemiyor ise esastan bir noksanlık var demektir. Herkesin hiçbir himaye, vesayet yahut rekabet üstünlüğüne sahip olmadan, devlet, hükûmet, medya baskısı hissetmeden yahut onların sunduğu imkânlara dayanmadan kampanya yürütüyor olması ülkede demokrasi olup olmadığının mihenk taşı olacaktır. Devleti yönetenler için Anayasa’mızın 10’uncu maddesinde belirtilen eşitlik ilkesine saygılı olmuş olmaları tek başına yeterli değildir, aynı zamanda onun gerçekleştirilmesi, şartların hazırlanması da görev ve sorumlulukları arasındadır. Bu bakımdan seçim sürecinde devlet yetkisi kullanan makamların devir müessesine müracaatları sadece hukuki ve resmî bir konu olmayıp aynı zamanda vicdani ve ahlaki bir zorunluluktur, kişinin demokratik olup olmadığının da göstergelerinden biridir. Bu makamlar sadece icra makamları olmayıp aynı zamanda temsil makamları da oldukları için, zaman zaman hangi işlerin rutin devlet işi, hangi işlerin ise siyasi iş olduğunun ayırt edilebilmesi de zordur. Ancak bu zorluk devlet işlerinin devamlılığı gereği vekillerce yerine getirilebileceği düşünüldüğünde bir boşluk yaratılmayacak, aday olan makam sahipleri de rahatlıkla seçim kampanyalarını yürütüp propaganda yapabileceklerdir. Görev sonrasında ortaya çıkacak birtakım spekülasyonların böylece önüne geçilerek bu makamların yıpratılması da mevzuubahis olmayacaktır. Değerli milletvekilleri, aday cumhurbaşkanı, başbakan ve bakanların seçim sürecinde aynı zamanda görevlerine devam etmeleri durumunda, astlık-üstlük ilişkisi bulunan altındaki görevliler de ister istemez taraf hâline gelecekler, en azından tarafsız kalmakta zorlanacaklardır. Bu da eleştirilen tek parti dönemindeki vali ve kaymakamların aynı zamanda iktidar partisinin il ve ilçe başkanları olması uygulamasından pek de farklı değildir. Bu kampanyaya destek olan bürokrasi ya da kurumlar ya da olmayanlar şeklinde devlet yapısı içerisindeki kutuplaşma kaçınılmazdır. Kendi başbakan ve bakanlarının yahut devletin en üst makamı olan cumhurbaşkanının kampanyasına açık destek olmaları hâlinde yarın belki hak ettikleri terfileri bile tartışmalı hâle gelebilecektir. Olmayanlar ise görevden alınma, yer değiştirme, cezalandırma ve diğer olumsuz tavırlara muhatap olabileceklerdir. Bürokratın seçilmiş karşısında durma şansı, direnme şansı yoktur. Zaten bu düşünceyledir ki Anayasa’nın 114’üncü maddesi genel seçimler öncesinde adalet, içişleri ve ulaştırma bakanlarının çekilmesini öngörmüştür. Bu tasarlama birtakım eksiklikleri ihtiva etmekle beraber doğru bir düşüncedir ve haksız rekabeti önleme, muhalefeti ve farklı olanı yaşatma hassasiyetinden kaynaklanmaktadır. “Efendim, milletvekilleri neden istifa etmiyorlar o zaman?” sorusu ise kusura bakmayın devleti tanımamaktan kaynaklanabilir ancak. Milletvekilleri cumhurbaşkanı, başbakan ve bakanlar gibi bir icra makamı olmayıp Meclisin 550 üyesinden 1’i olarak milletten aldıkları yetkileri kullanırken hiçbir devlet yetkisi kullanamazlar. Güçler ayrılığı prensibi de bunu sağlamaya matuftur. Tasarıdaki bu eksiklik ile genel seçimler öncesinde Başbakanlık araçlarının siyasi toplantı ve mitinglerde kullanılmaları, birtakım TOKİ ve benzeri açılışların seçim sürecine denk getirilmesi ve bunun üzerinden devletin ve makamların hırpalanması bilindiği hâlde göz ardı edilmektedir diyor, önergemize desteğinizi bekliyor, saygılar sunuyorum. (MHP sıralarından alkışlar) SÜLEYMAN NEVZAT KORKMAZ Tarafından Yapılan Meclis KonuşmalarıSosyal Sigortalar Ve Genel Sağlık Sigortası Kanununda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Tasarısı Bu tasarı Meclise intikal ettiği tarihten itibaren tasarının yasalaşmasını bekleyenlerin içeriğini duydukça, kapsamını öğrendikçe karamsarlığı artmakta, gittikçe ümidini yitirmektedir 01 Mart 2012Detay İçin TıklayınızDevlet İstihbarat Hizmetleri ve Milli İstihbarat Teşkilatı Kanununda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi Yapmazlar, yapmadılar dedikleri eylemleri yapıp yapmadıkları ancak soruşturma ve yargılama ile anlaşılabilir. Bunları yapmadan inkâr etmeniz, araştırmadan, incelemeden âdeta kefil olmanız ilginç, hatta vahim 16 Şubat 2012Detay İçin TıklayınızTrafik kazası sonucunda ortaya çıkan yaralanmaların tedavi giderlerinin karşılanması (Gündem Dışı Konuşma) İnsanımızı canından usandıran, âdeta onun kurumlar arasında bir pinpon topu gibi gidip gelmesine sebep olan ama yine de bir neticeye ulaştırmayan bürokratik işkence devreye giriyor 08 Şubat 2012Detay İçin TıklayınızTürkiye Büyük Millet Meclisi İçtüzüğünde Değişiklik Yapılmasına Dair İçtüzük Teklifi İktidar yasa yapma sürecinin yavaşlığından, muhalefet ise Meclisteki denetimin etkin olmamasından şikâyet ederek bu İç Tüzük değişikliklerini gündeme getirmiştir 03 Şubat 2012Detay İçin TıklayınızCumhurbaşkanı Seçimi Kanunu Tasarısı Verdiğimiz önergeyle, adaylıkları kesinleştikten sonra istifa etmesi öngörülen bürokratların yanında, Cumhurbaşkanı, Başbakan ve bakanların da görevlerini, seçim sonuçlarının açıklanmasına kadar vekillerine devretmelerini öngörüyoruz< 19 Ocak 2012Detay İçin TıklayınızCumhurbaşkanı Seçimi Kanunu Tasarısı Cumhurbaşkanın halk tarafından seçiliyor olması Hükûmetin meşru otoritesini Cumhurbaşkanı karşısında zayıflatacaktır 19 Ocak 2012Detay İçin TıklayınızCumhurbaşkanı Seçimi Kanunu Tasarısı 11 no.lu Cumhurbaşkanı iki yıl daha Cumhurbaşkanlığına devam edecek ve Sayın Erdoğan’ın önüne bir daha aday olarak çıkamayacaktır. Siyasette mıntıka temizliği dedikleri bu olsa gerek 19 Ocak 2012Detay İçin TıklayınızCumhurbaşkanı Seçimi Kanunu Tasarısı Cumhurbaşkanının görev süresinin ne olduğu Hükûmet tarafından bugüne kadar ortada bırakılmıştır. Bugün bu düzenlemenin bir yasayla yapılmaya çalışılması tutarlılık arz etmemektedir 18 Ocak 2012Detay İçin TıklayınızTürkiye Cumhuriyeti Hükümeti ile Çin Halk Cumhuriyeti Hükümeti Arasında İkili Ticari ve Ekonomik İşbirliğinin Geliştirilmesi ve Derinleştirilmesine İlişkin Çerçeve Anlaşmasının Onaylanmasının Uygun Bulunduğuna Dair Kanun Tasarısı Tüm olumsuz unsurlara rağmen Türkiye’nin Çin ile yürüyeceği her iki ülkenin menfaatlerine uygun politikaların var olduğunu biliyor ve bu anlaşmanın da bu amaca hizmet edeceğine olan inancımızı ifade ediyoruz 12 Ocak 2012Detay İçin TıklayınızGündem Dışı Konuşma: Türk Silahlı Kuvvetlerindeki sivil memurların durumu Silahlı Kuvvetler içerisindeki sivil memurlar, onurlu, medeni bir çalışma ortamında askerî personel ile birlikte çalışmak ve hak ettikleri düzeyli yaşamı sağlayan özlük haklarına kavuşmak istemektedirler 04 Ocak 2012Detay İçin Tıklayınız Atı alan sınırlarımızın dışında almıştır soluğu Artık yeni bir Türk Telekom, yeni bir PETKİM kurmak, ekonominin aktörlerini millileştirmek hiç de kolay değildir. Atı alan Üsküdar’ı geçmiştir, ne Üsküdar’ı, sınırlarımızın dışında almıştır soluğu. 18 Aralık 2011Detay İçin TıklayınızTBMM, Sayıştay, YDK Bütçeleri Meclisin kanun hükmünde kararnamelerle devre dışı bırakılması bir sistem krizine yol açma riskini içinde barındırmaktadır. Bir taraftan Mecliste uzlaşma çağrıları yapan AKP, öte taraftan ikiyüzlü bir tavır sergileyerek muhalefeti devre dışı bırakmak iç 09 Aralık 2011Detay İçin TıklayınızTBMM,Sayıştay ve Başbakanlık Yüksek Denetleme Kurumu Bütçeleri Temsili demokrasinin kalbi, milli iradenin tecelligahı meclistir. Bu temsilin yüksek bir oranda gerçekleşmesi ve meclisin yasama ve denetim işlevlerinin etkin ve sorunsuz bir şekilde yürütülmesi, kalbi sağlam bir bünyeye delalettir. 09 Aralık 2011Detay İçin Tıklayınız |