Meclis Konuşması : 19 Ocak 2012Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanlığına Görüşülmekte olan 138 Sıra Sayılı Cumhurbaşkanı Kanun Tasarısının 23. maddesinin, “Bu Kanun 31.10.2012 tarihinde yürürlüğe girer” şeklinde değiştirilmesini arz ederiz.
Teşekkür ederim Sayın Başkan. Tabii çok önemli bir makamın seçimi ve seçilmesine ilişkin usullere yönelik bir kanun tasarısının son iki maddesine geldik. Bu iki maddede Milliyetçi Hareket Partisinin görüşlerini, duruşlarını tutanaklara girmesi bakımından özetleyeceğim. Tabii, her şeyden önce, aslında Sayın Kuzu’nun burada olmasını isterdim. Anayasa Komisyonu gibi önemli bir komisyonun Başkanının önce tavır ve hareketlerine dikkat etmesi gerekiyor. Dolayısıyla, nezaket ve mehabeti ortadan kaldırmadan hitap etmesini öğrenmesi gerekiyor eğer kendisine saygısı varsa. Haa yoksa, hiç olmazsa en aşağı bizim orada bulunan milletvekillerine saygısı varsa bir Anayasa Komisyonu Başkanının Meclise ve milletvekillerine nasıl hitap etmesi gerektiğini öğrenmesi gerekir. Gerekirse bu öğretiyi kendisinin yetiştirdiği öğrenciler de yapar. Aslında, tabii bu konularda söyleyecek çok şey var ama doğrusu Peyami Safa da çok güzel söylüyor: “Hakikati göremeyen gözler Hakk’ı göremeyen gözlerdir. Profesör de olsan, ordinaryüs de olsan ne yazar.” diye söylüyor. Aslında Ziya Paşa’nın da sözü var da kendisi burada olsaydı aynen kendisine söyleyecektim. O bakımdan, burada, aslında biz şu anda çok bildiğini söyleyen bir Komisyon Başkanının bir garabetini tartışıyoruz. Aslında bu garabet nereden başladı? Gerçekten 31 Mayıs 2007 tarihinde yapılan anayasa değişikliğinde başladı. Bakın, yani Türkiye Cumhuriyeti’nde bir anayasa değişikliği yapılıyor. Bu anayasa değişikliği konusunda bugün ve aslında 21 Ekim 2007 tarihinde referanduma sunulması sırasında bile problemler vardı ve Meclis bu problemleri ayıklamak için çalıştı. Yani bir Anayasa Komisyonu doğru düzgün çalışmalı ki, Türkiye Büyük Millet Meclisi bu yanlışlar için yeniden çalışmasın. Bakın, geldiğimiz bu noktada şu 31 Mayıs 2007 tarihinde çıkartılan Kanun. Şimdi, 31 Mayıs 2007’de çıkartılan Kanun’da arkadaşlar “Olur mu canım, 11’inci Cumhurbaşkanı için çıkarmadık.” diyorlar. Aslında hayır, geçici madde 19 “11’inci Cumhurbaşkanının ilk tur seçimi.” diyor. Demek ki siz bunu o zaman çıkarttığınız zaman 11’inci Cumhurbaşkanı için çıkartmıştınız. Ama öyle bir garabet ki, seçilmiş olan Cumhurbaşkanını altı ay sonra tekrar seçime göndermek zorundaydınız. Milliyetçi Hareket Partisi olarak “Yahu hiç olmazsa seçilmiş olan Cumhurbaşkanının bu Anayasa çerçevesindeki süresini dikkate alın, adamı azletmeyin.” dedik ve nitekim bununla ilgili kanunu da 16 Ekim 2007’de çıkarttık da mevcut Cumhurbaşkanını tekrar seçme garabetinden kurtardık. Şimdi doğrusu hayretler içindeyim. Buradan kalkıp diyorlar ki: “Olur mu efendim, bu 11’inci Cumhurbaşkanına uygulanmaz.” Uygulanmayacağını biliyor idiyseniz 31 Mayısta niye koymadınız bunu? Dolayısıyla, milleti kandırmanın anlamı yok yani. Milletvekillerini de yani “Bu işleri anlamaz, bilmez.” filan diye göstermeyin. Yani burada her şey açık seçik ortada. Şimdi, bir. Şimdi de geldik bir Anayasa değişikliği konusunda gerçekten 21 Ekimde düzelttik. Şimdi yeni bir düzeltmeye ihtiyaç var. Niye? Çünkü 5+5 getirdiniz. 5+5’i getirdikten sonra bunun yedi yıl olması gerektiğini düşündünüz. Şimdi de Anayasa’da olmayan bir konuyu Anayasa’yı uyumlu hâle dönüştürmek için… Egemen Bey söyledi, dedi ki: “Bu kanunu Anayasa’yı uyumlu hâle getirmek için yapıyoruz.” dedi. Anayasa’ya uyum için değil yani! AVRUPA BİRLİĞİ BAKANI EGEMEN BAĞIŞ (İstanbul) – “Anayasa’ya” dedim. OKTAY VURAL (Devamla) - “Anayasa’ya uyumlu hâle getirmek için kanunla Anayasa’yı düzenliyoruz.” diye itiraf etti değerli arkadaşlar. AVRUPA BİRLİĞİ BAKANI EGEMEN BAĞIŞ (İstanbul) – “Anayasa’ya” dedim. OKTAY VURAL (Devamla) - Nasıl hukuk yapacağız biz? Yani, nasıl hukuk yapacağız? Sayın Bakan eğer Avrupa Birliğiyle müzakereleri böyle yapıyorsanız doğrusu Hırvatistan’ın bizden önce girmesinin sebep ve sonuçlarının sorumluluğunun sizde olduğu gayet açık. Demek ki iyi yapamıyorsunuz bu işinizi. Doğrusu müzakereyi yapamıyorsunuz, çünkü bu müzakere esası uygun değil. Bakın, değerli arkadaşlarım, birazdan diğer maddede de önerge üzerinde konuşma yapacağım fakat yapılırken bununla ilgili olarak Suat Kılıç “Cumhurbaşkanının ikinci bir kez daha Cumhurbaşkanlığına aday olabilmesini yani beş artı beş formülünü hayata geçirmek için yapıyoruz.” diyor. Ne zaman diyor? 7 Mayıs 2007 tarihinde. Grup Başkan Vekili söylüyor bunu. Şimdi, Burhan Kuzu da diyor ki: “Elbette beş artı beş…” (Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı) OKTAY VURAL (Devamla) – Bitti galiba Sayın Başkan? BAŞKAN – Evet Sayın Vural. OKTAY VURAL (Devamla) – Kusura bakmayın, sonra devam edeceğim. Teşekkürler.
Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanlığına Görüşülmekte olan tasarının 24. maddesinin aşağıdaki şekilde değiştirilmesini arz ve teklif ederiz. “Madde 24- Bu Kanun hükümlerini TBMM Başkanı ve Bakanlar Kurulu birlikte yürütür.”
BAŞKAN – Komisyon önergeye katılıyor mu? ANAYASA KOMİSYONU BAŞKAN VEKİLİ MUSTAFA ŞENTOP (İstanbul) – Katılmıyoruz Sayın Başkan. BAŞKAN – Hükûmet katılıyor mu? ÇEVRE VE ŞEHİRCİLİK BAKANI ERDOĞAN BAYRAKTAR (Trabzon) – Katılmıyoruz Sayın Başkan. Önerge üzerinde söz isteyen Oktay Vural, İzmir Milletvekili, buyurun. NURETTİN CANİKLİ (Giresun) – Burhan Kuzu’da kalmıştın Oktay Bey! OKTAY VURAL (İzmir) – Evet, Burhan Kuzu da yine o gün… Tabii, lafların sizin için anlamı yok. NURETTİN CANİKLİ (Giresun) – Hayır var, yapma! OKTAY VURAL (İzmir) – Yani sizin için söz vermek, Meclis Başkanının başkanlığında toplanıp “Şu, şu, şunlarda anlaşıyoruz.” deyip ondan sonra İç Tüzük değişikliği göstermek, sizin için sözü yemek çok kolay, çok kolay! NURETTİN CANİKLİ (Giresun) – Ne alakası var? Oktay Bey, teklif de mi vermeyelim yani Allah aşkına ya! OKTAY VURAL (Devamla) – Onun için, önemli olan fikir ve siyaset namusuna sahip çıkmak. NURETTİN CANİKLİ (Giresun) – Bir dakika… Teklif de mi vermeyeceğiz, ne demek yani? OKTAY VURAL (Devamla) – Sözün namusu da vardır, o sözün namusuna sahip çıkacaksınız. NURETTİN CANİKLİ (Giresun) – Sözümüze de, namusumuza da sahip çıkıyoruz. Yani teklif veremeyecek miyiz? Böyle şey olur mu? OKTAY VURAL (Devamla) - 2007 yılında bunu yaptıktan sonra gidip seçim meydanlarında “Beş artı beş olacak, halk seçecek.” el ele, kol kola girip propaganda yaptınız da, şimdi gelip niye bu “beş artı beş”i unutuyorsunuz da “yedi yıl”a getiriyorsunuz? NURETTİN CANİKLİ (Giresun) – Başından beri “yedi yıl” var, yedi yıl için seçildi. OKTAY VURAL (Devamla) - Sizin için söz önemli değil, bizim için söz önemlidir. Bizim için söz önemlidir, sizin için önemli olmayabilir. Sizin için suya yazılmıştır onlar… NURETTİN CANİKLİ (Giresun) – Biz verdiğimiz her sözün sonuna kadar arkasında dururuz, lafta değil esasta dururuz Oktay Bey! OKTAY VURAL (Devamla) - Ama biz inanan insanlarız, biz biliyoruz ki, gözler ve kulaklar şahadet eder ona ve bu şahadetin bedelini de ileride, tutmadığınız sözlerin bedelini de elbet ödeyeceksiniz. NURETTİN CANİKLİ (Giresun) – Nasıl ödeyecekmişiz? Nasıl ödeyeceğiz? OKTAY VURAL (Devamla) - Biz buna da iman edenlerdeniz. Bütün bunlar yapılırken “Cumhurbaşkanı yedi yıl uzun, hesap vermesi gerekir.” diyor Burhan Kuzu. Ne oldu hesap verme? Yok, yaz tahtaya, kalsın haftaya! Nerede verdiğiniz sözler? Bu millete verdiğiniz sözleri tutmuyorsunuz. NURETTİN CANİKLİ (Giresun) – Millet karar veriyor. OKTAY VURAL (Devamla) – “Yedi yıl” ne zaman çıktı? 2009 yılında yok, tasarıda yok. 2011 yılında yok. Ne zaman çıktı biliyor musunuz? Şike yasasını veto ettikten sonra çıktı. Hatırlarsınız o zaman AKP içerisinde birtakım kaynamalar oldu, bu kaynamalar neticesinde ondan sonra birdenbire “yedi yıl olsun” diye bir anlaşmaya varıldı. Aranızdaki meseleyi, Anayasa’yı ihlal ederek çözemezsiniz. NURETTİN CANİKLİ (Giresun) – Boşuna uğraşma Oktay Bey, suni olarak proje üretme. OKTAY VURAL (Devamla) - Allah kimseyi kendi sözleriyle imtihan etmesin. Bakın, biz 367’yle ilgili sorun getirildiği zaman bunun doğru olmadığını söyledik, yanlıştır dedik ve 2007 seçimleri yapıldı. Biz Parlamentoya girdik, yanlış olan bir uygulama neticesinde, Parlamentonun Cumhurbaşkanı seçimini yapmasını temin ettik ve bu yönüyle bakıldığı zaman, 21 Ekimde de bununla ilgili garabeti de ortadan kaldırdık. Şimdi geldiğimiz bu noktada, “367 var mı diyordunuz Anayasa’da var mı, var mı?” Nerede o Anayasa? Yahu Anayasa’da “yedi yıl” var mı, var mı ya? Bak 367’cilerin kullandığı iddiaları kullanır hâle geldiniz. Ne olacak biliyor musunuz? Hatırlarsanız Ahmet Necdet Sezer’in görev süresi dolmuştu. Görev süresi dolduktan sonra kalktı Bülent Arınç dedi ki, “Olur mu canım fuzuli işgaldir!” dedi, “Burada duramaz, ben vekâlet etmeliyim.” dedi. Ne olacak beş yıl sonra? Yine aynı şekilde meşruiyet tartışması gelecek ve bugünkü Cumhurbaşkanını bir meşruiyet tartışması içerisine sokacaksınız. Oysa sizin, bu düzenlemeyi Anayasa değişikliğiyle yapmanız gerekiyordu. NURETTİN CANİKLİ (Giresun) – Yasama hakkıdır. Yasama hakkını yasama organı kullanıyor. OKTAY VURAL (Devamla) - Kanunla Anayasa’yı değiştirmek gibi bir garabeti yerine getirdiniz. Bakın, burada gerçekten 367 yok ama “var” diyenler gibi şimdi siz de yedi yıl yok ama “var” diyenlerden oldunuz. Şimdi, bu tartışmalara geldiğimiz zaman, bu seçimle ilgili bizim tercihimiz 5+5’tir ve bir Cumhurbaşkanının 2’nci kez seçilmesini engellemek tamamen parti içi siyasi hesapların buraya getirilmesidir. Gidin, hesaplarınızı AKP Genel Merkezinde görün. NURETTİN CANİKLİ (Giresun) – Zorlama, zorlama. Zorlamaya gerek yok. OKTAY VURAL (Devamla) - Millet Meclisi sizin hesaplarınızın görüleceği yer değil. Bir diğer konu da para ve Cumhurbaşkanlığı seçimi. Cumhurbaşkanı lobilerin, holdinglerin, para babalarının kucağına itiliyor. NURETTİN CANİKLİ (Giresun) - Ayıp, ayıp Oktay Bey. Gerçekten çok ayıp. OKTAY VURAL (Devamla) - Böyle bir sistem, yaklaşım tarzı doğru değildir çünkü bizde siyasi partilere hazine yardımının yapılmasının asıl amacı para ve siyaset arasındaki ilişkiyi ortadan kaldırmaktır ama siz bu ilişkiyi yapısallaştırıyorsunuz. Parası olan propaganda yapar esasını getiriyorsunuz. Bir başka konu Başbakan ve Cumhurbaşkanının aday olmasıyla ilgili. Bunlar görevlerini devam ettirecek. Olamayanlar? “Onlar nasıl yaparsa yapsın.” diyeceksiniz. Bütün bunları dikkate aldığımız zaman bir garabet daha ortaya çıkıyor. Bakın, kanuna göre bir siyasi parti yüzde 10’u aşkın oy almışsa Cumhurbaşkanı adayı göstermesi mümkün değildir. Yüzde 10’u aşmış bir partinin Cumhurbaşkanı adayı göstermesi mümkün değildir ancak birkaç partiyle bir araya geldiği zaman Cumhurbaşkanı adayı gösterebiliyor. Tam bir garabet. Bu yasa Anayasa’ya aykırıdır. Anayasa’ya aykırı bir düzenlemeyi yapmak yerine Cumhuriyet Halk Partisinin size bir önerisi var: “Gelin, Anayasa’yı birlikte değiştirelim.” diyor. (Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı) OKTAY VURAL (Devamla) - O Anayasa’yı birlikte değiştirerek hiç olmazsa hukuka, hukukun üstünlüğüne gerekli saygıyı gösterin diyorum. Hepinize saygılarımı arz ediyorum. (MHP sıralarından alkışlar) OKTAY VURAL Tarafından Yapılan Meclis KonuşmalarıOktay VURAL: Yabancılara Toprak Satışı MHP GRUP BAŞKANVEKİLİ OKTAY VURAL'IN YABANCILARA TOPRAK SATIŞIINA İLİŞKİN TBMM GENEL KURULUNDA YAPTIĞI KONUŞMA 03 Mayıs 2012Detay İçin TıklayınızDevlet İstihbarat Hizmetleri ve Milli İstihbarat Teşkilatı Kanununda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi Aslında bugün tartıştığımız konu, devlet dediğimiz, halk için muteber bir nesne olması gereken devletin, muteber dışına çıkartıldığı bir süreci yaşıyoruz 16 Şubat 2012Detay İçin TıklayınızNükleer Terörizmin Önlenmesine İlişkin Uluslararası Sözleşmenin Onaylanmasının Uygun Bulunduğuna Dair Kanun Tasarısı İktidar ve muhalefet görev bölümünü yapmak suretiyle, karşılıklı saygıyla, sözümüzü de esirgemeden, yetkimizi de başkasına devretmeden bu milletin kürsüsünü etkin bir şekilde kullanacağımızı ifade ediyorum 15 Şubat 2012Detay İçin TıklayınızTürkiye Büyük Millet Meclisi İçtüzüğünde Değişiklik Yapılmasına Dair İçtüzük Teklifi Parlamentonun verimli çalışması dengesi oluşturulur ve bu çerçevede, inşallah hepimizin beraber uygulaması gereken İç Tüzük’ü kendi irademizle, isteğimizle beraber ve birlikte geçiririz 03 Şubat 2012Detay İçin TıklayınızCumhurbaşkanı Seçimi Kanunu Tasarısı MHP olarak “Yahu hiç olmazsa seçilmiş olan Cumhurbaşkanının bu Anayasa çerçevesindeki süresini dikkate alın, adamı azletmeyin.” dedik ve bununla ilgili kanunu da 16 Ekim 2007’de çıkarttık da mevcut Cumhurbaşkanını te 19 Ocak 2012Detay İçin TıklayınızŞırnak Uludere’de 35 vatandaşımızın hayatını kaybetmesiyle ilgili İç Tüzük’ün 59’uncu maddesine göre söz talebi Bir terör örgütüyle bizim dağda polisimiz, askerimiz mücadele ederken, o terör örgütünün kurşunlarını aldığı sigara, akaryakıt kaçakçılığıyla mücadele edilmiyorsa, o zaman bizim askerimiz, polisimiz, öğretmenimiz, yem olarak mı kullanılıyor? 03 Ocak 2012Detay İçin Tıklayınız2010 Yılı Kesin Hesap Kanunu 6. Maddesi üzerindeki konuşması Bir asgari ücretlinin vergi almamak için dört çocuk sahibi olması lazım. Ne yiyecek, ne içecek bu çocuklar? 20 Aralık 2011Detay İçin Tıklayınız2012 Bütçesi 30. maddesi üzerindeki konuşması İsviçre’de siz istediğiniz gibi mal mülk alamazsınız, İspanya’da da alamazsınız, sınırları vardır. Birçok ülkenin kendi özelliklerine göre sınırları vardır 19 Aralık 2011Detay İçin TıklayınızKısa Konuşma Oktay Vural: Teröre, şiddete ve bölücülüğe karşı demir yumruk olalım 15 Temmuz 2011Detay İçin Tıklayınız |