ALİM IŞIK

Meclis Konuşması : 16 Aralık 2011

Bu insanlar yılda bir ay ücretsiz izinli, fazla mesaileri yok, aile yardımı yok ve mağdur16 Aralık 2011Belge Sahibi :
 
ALİM IŞIKKÜTAHYA Milletvekili
Detay İçin Tıklayın

Gelir Bütçesi 9. Maddesi üzerine yaptığı konuşma:

Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; öncelikle hepinizi saygıyla selamlıyorum. 2012 yılı bütçesinin 9’uncu maddesi üzerinde grubum adına söz aldım.

Tabii, sözlerimin başında iktidar partisine mensup her milletvekilimizin hemen hemen bu kürsüye çıkıp övündüğü sağlık konusundan söz ederek sizlere bu konuda yaşanan birkaç mağduriyeti aktarmak istiyorum. Şimdi, tabii ki birçok ilimizde, ilçemizde güzelliklerin yaşanması hepimizi sevindirir ama bugün eğer Kütahya ilinin dört tane ilçesinde devlet hastanesi yok, dört beş tane ilçesinde devlet hastanesi var, uzman doktor yok, sağlık çalışanı yoksa, eksikse Türkiye'nin her tarafını güllük gülistanlık göstermenin  bir anlamı da yok. Bakınız, şu anda, iki dakika önce beni aradı bir hemşehrim. Dumlupınarlı Mustafa Amcam diyor ki: “Ben yetmiş dört yaşındayım, şeker hastasıyım, kendi ilçemde doktor yok, en yakın ilçe 35 kilometre, oraya gidiyorum, uzman doktor yok, Kütahya 120 kilometre, yolda ölmemi mi bekliyorsunuz? Lütfen, benim problemimi de bana atfen oradan dile getiriverin.” diyor.

Değerli milletvekilleri, maalesef…

İSMAİL GÜNEŞ (Uşak) – Uşak…

ALİM IŞIK (Devamla) – Uşak’ta daha fazla, o zaman daha kötü, onu karıştırmayalım. O zaman Kütahya’yı Uşak’a bağlamamız gerekir, o hiç hoş olmaz.

Dolayısıyla, ülkenin her tarafında vatandaşın mağduriyeti bizim için dert olmalı. Bunu da sözlerimin başında aktarmak zorunda kaldım.

Tabii, bu madde, özelleştirmeler ve 4/C’yle ilgili madde yani adı memur mu işçi mi olduğu belli olmayan, özür dileyerek ifade ediyorum, deve kuşu misali, kendisinin ne olduğunu bilmeyen 4/C’lilerle ilgili.

Değerli milletvekilleri, 4/C’liler şunu söylüyor: “Dört ay önce, Sayın Başbakanımızın ağzından 4/C’lilerin problemlerinin çözüleceği sözü verildi ‘Üç ay sonra çözülecek.’ dedi. Dört ay geçti, bir şey yok.” diyorlar. “Sekiz ay geçti, Sayın Hayati Yazıcı ‘Bunlara aile yardımı verilecek.’ dedi, sekiz aydır bu sözler nerede diye sorun.” diyorlar. Bu insanlar yılda bir ay ücretsiz izinli, fazla mesaileri yok, aile yardımı yok ve mağdur. Ne olur, şimdi yeni özelleştirmelerle bu sayıyı artırmayalım, bu insanların feryadına kulak verelim.

Bu vesileyle, taşeron işçilerin ve geçici işçilerin de derdini sizlerle paylaşmak istiyorum. Yılda beş ay yirmi dokuz gün süreyle maksimum çalıştırılıp “Altı ay olmadı.” diye sokağa itilen insanlar bizim insanlarımız. Bu insanların derdini mutlaka biz çözeceğiz.

Yine “taşeron” adı altında ihale alırken iktidar partisinin o bölgedeki en yetkilisinden garanti almadan ihaleye giremeyen, ihaleyi aldıktan sonra “Burada çalıştıracağım her türlü işçiyi sizin vereceğiniz listeden alacağım.” diye alan işverenler, işçiyi alırken şunu yapıyorlar değerli milletvekilleri: “Değerli kardeşim, asgari ücretle çalışmaya razı mısın?” “Evet.” “Sigorta istiyor musun?” “Evet.” “O zaman sigortayı tam istiyorsan hesabına yatırdığım asgari ücret parasının yarısını ertesi gün muhasebeciye geri getir.” diyorlar. Siz bundan haberdar mısınız? Bu insanlara bu nasıl layık görülebilir? Türkiye taşeron sisteminde bunu yaşıyor. Asgari ücreti tam alırsa bir hafta, on gün, on beş gün sigortayla çalıştırılıyor. Bu Meclis bunları çözmek zorunda.

Şimdi, Sayın Bakanım, tabii, özelleştirme konusu gündeme gelince bazı konuları yeniden sizlerle paylaşmakta yarar görüyorum. Geçen yıl size sorduğum bir soru önergesine cevaben, 17/6/2010 tarih ve 5308 sayılı yazıyla Türk Şekere kayıtlı tüm şeker fabrikalarımızın toplam arazisinin 52 milyon 886 bin 693 metrekare, yani yaklaşık 53 bin dönüm olduğunu söylemişsiniz. Ha, bunlar arazi ama şehirlerin merkezinde kalmış arsalar artık. Pancar kotasının 10 milyon 350 bin ton, şeker üretiminin 1 milyon 370 bin ton, toplam çalışanın da 17.317 kişi, doğrudan, memur, daimî işçi ve geçici olmak üzere… Bu ne demektir? Size verdiğimiz bu yetkiyle, bütçede bu maddede aldığınız yetkiyle özelleştirmek istediğiniz şeker fabrikalarını özelleştirmeniz hâlinde doğrudan 20 bin dolayında yeni mağdur kitlesi yaratacaksınız demektir. Alın size yeni bir 4/C, alın size bir devekuşu! Dolayısıyla, bu konuyu, ne olur, lütfen yeniden değerlendiriniz.

Sözlerimin bu bölümünde özellikle özelleştirmeler konusunda ve şeker fabrikaları özelleştirmeleri konusunda yaşanmış bir örneği tekrar hatırlatarak bu konuya dikkatinizi çekmek istiyorum. Bu konu: Kütahya Şeker Fabrikası. Yıl: 2003. Haziran ayında yerel mahkemeye o günün resmî avukatı tespit davası açıyor, fabrikanın değerinin ne olduğunu istiyor. Kütahya Sulh Hukuk Mahkemesinin 2003/89 sayılı dosyasında üç farklı tespit komisyonunun elde ettiği değerler toplamı -yaklaşık söylüyorum- 266 trilyon lira o günkü parayla. Bu tarihten yaklaşık bir yıl sonra, Ekim 2004’te  söz konusu fabrika 23 milyon 820 bin dolara özelleştiriliyor ve Özelleştirme İdaresi Başkanlığındaki uzmanların tespit ettiği değerden sadece 1.163 dolar fazlasına özelleştiriliyor. Bu rakamı defalarca sordum Sayın Bakana ve o zamanki Bakana, alamadım ama Danıştaydaki dava dosyasından aldım. Yani 266 trilyon liralık bir fabrikanın yüzde 56’sı değerinin yaklaşık onda 1’ine gidiyor ama Özelleştirme İdaresi uzmanlarının oturarak, yerlerinden belirlediği ücretin 1.163 dolar üstünde bir parayla veriliyor.

Şimdi -yeni özelleştirmeler böyle olmasın- bu da yetmiyor, özelleştirme devir teslim işlemleri bittikten sonra aradan yaklaşık bir yıl geçiyor, 2005 yılı Mayıs ayının 13’üncü günü, söz konusu fabrikanın arazisi içinde bulunan Türkiye Şeker Fabrikaları Anonim Şirketine kayıtlı 113 dönüm arazi, özelleştirmenin ardından, “Burası da özelleştirme kitapçığında geçiyor.” diye, yeni sahiplerinin başvurusuyla, tapuda tashih yapılarak iki gün içerisinde alınıyor.

Değerli milletvekilleri, bakınız, tarih 13 Mayıs 2005, fabrikanın gerçek sahibi, tapuda kayıtlı sahibi Türkiye Şeker Fabrikaları; iki gün sonra müracaat yapılıyor ve ayın 20’sinde, fabrikanın yeni sahibi, Kütahya Şeker Fabrikası sahipleri oluyor. Bunun üzerine, Valiliğe gelen ihbarlar sonucu 2007 yılında Kütahya İl İdaresi konuyu mahkemeye intikal ettiriyor ve işlemi yapan tapu müdürünün cezalandırılmasıyla ilgili karar alıyor. İlgili taraf idare mahkemesine başvuruyor, Eskişehir İdare Mahkemesi cezalandırılmaması yönünde karar veriyor. Arkasından, 2007 yılında seçilmemizin ardından konuyu Meclis gündemine taşıyarak ve aynı zamanda cumhuriyet savcılığına suç duyurusunda bulunup Eskişehir Bölge İdare Mahkemesine de dava açarak tekrar gündeme getiriyoruz ve Eskişehir Bölge İdare Mahkemesi kendi mahkemesinin aldığı kararı bizim ihbarımız ve davamız sonucunda ama neye dayandırarak? Bayındırlık ve İskân Bakanlığı Tapu ve Kadastro Genel Müdürlüğü Hukuk Müşavirliğinin yazdığı ve buna cevap olarak Kütahya Valiliği Tapu Sicil Müdürlüğünün 24/9/2009 tarih ve 2935 sayılı  yazısındaki şu ifadeyi sizlerle paylaşmak istiyorum: Tapu ve Kadastro Genel Müdürlüğü Tasarruf İşlemleri Daire Başkanlığının 11/7/2008 tarih ve 3002 sayılı yazısı olduğu ve yine aynı taşınmaz ile ilgili Tapu ve Kadastro Genel Müdürlüğünün 17’nci Bölge Müdürlüğünün 23/7/2008 tarih 871 sayılı yazısıyla yapılan tescilin -altını çiziyorum- yolsuz tescil olduğu yönünde görüş belirtildiği görülmektedir.

Sayın Bakanım, size görüş veren bürokratlarınız bu yazıyı size okumuyorlar. Sizden özel istirhamım dün özellikle -size ayrıca teşekkür etmek istiyorum- mahkeme kararına istinaden bu konuyu inceleteceğinizi söylediniz. Size o yazıları veren bürokratlar  bu yazıyı vermiyor. Lütfen bürokratlarınızı sorguya çekiniz ve onları derhâl yanınızdan uzaklaştırınız. Size tüm dosyaları vereceğim. Bu konuda ne zaman ihtiyacınız olursa mahkeme kararları dâhil hepsini vereceğim ve dolayısıyla mahkeme bu dava üzerine bu işlemi yapan kişi emekli de olsa hapis cezasıyla cezalandırılıyor.

Şimdi tek şey kaldı, Türk Şeker bu konuyla ilgili tapu iptal davası açacak ve milletin malı millete iade edilecek.

Bu vesileyle hepinizi tekrar saygıyla selamlıyor, teşekkürlerimi sunuyorum. (MHP sıralarından alkışlar)

ALİM IŞIK Tarafından Yapılan Meclis Konuşmaları

Sosyal Sigortalar Ve Genel Sağlık Sigortası Kanununda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Tasarısı

Bu kanunda bu ceza asgari ücretin onda 1’ine düşürüldü. Dolayısıyla, onda 1’ine düşürülünce bazı iktidar partisi yandaşı birçok şirket bu aftan yararlanacak

01 Mart 2012Detay İçin Tıklayınız
Meclis araştırması açılmasına ilişkin önerge: İnternet Kullanımının (Sosyal Paylaşım Sitelerinin) Aile Yapısı Üzerindeki Olumsuz Etkileri"nin araştırılması "

Bugün İnternet ortamında ulaşılan bilgilere baktığımızda, on-line olarak oynanan İnternet oyunlarının sadece ülkemizde 2 milyonun üzerinde kullanıcısı olduğu ve bu oyunların dünya genelinde yıllık cirosunun 50 milyar doların üzerinde olduğu söylenmekte21 Şubat 2012Detay İçin Tıklayınız

Devlet İstihbarat Hizmetleri ve Milli İstihbarat Teşkilatı Kanununda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi

Şimdi size soruyorum: Oslo görüşmelerini Sayın Başbakanın özel temsilcisi olarak yaptığını söyleyen Sayın Hakan Fidan o tarihte MİT mensubu mu, değil mi? Değil, Başbakanlık Müsteşar Yardımcısı

16 Şubat 2012Detay İçin Tıklayınız
Gündem Dışı Konuşma: Kütahya iline yapılan kamu yatırımları

Taşeron sistemiyle Türkiye’nin gündemine getirilen, âdeta “kölelik sistemi” olarak tanımlayacağımız bir ucube sistemle gençlerimiz Kütahya’yı terk etmek zorunda kalmışlardır

14 Şubat 2012Detay İçin Tıklayınız
Taşımalı eğitim nedeniyle kapatılan okullar (Gündem dışı konuşma)

Nüfusa göre değerlendirme yapıldığında Türkiye genelinde en fazla okulu kapatılan il maalesef benim seçim bölgem olan Kütahya ili olmuştur

01 Şubat 2012Detay İçin Tıklayınız
Çek Kanununda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Tasarısı (Değişiklik önergesi)

2003 yılında AKP’nin tek başına Türkiye’yi yönetmeye başladığı dönemin başından bugüne kadar bir yumak hâline gelmiş bir sorunun çözümü amacıyla bu yüce Meclisin gündemine getirilmiştir

31 Ocak 2012Detay İçin Tıklayınız
Çek Kanununda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Tasarısı

Gelin, bir çek garanti fonu veya çek sigorta fonu kuralım, buraya da bu çekleri veren bankaları en az üçte 1 r

26 Ocak 2012Detay İçin Tıklayınız
Cumhurbaşkanı Seçimi Kanunu Tasarısı

AKP: Ey benim vatandaşım, biz sizi 2007’de figüran olarak kullandık, o günün şartlarında bu badireyi atlattık, şimdi müsaade edin de sizin yerinize biz doğru karar verelim

19 Ocak 2012Detay İçin Tıklayınız
Cumhurbaşkanı Seçimi Kanunu Tasarısı

Dünyanın hiçbir ülkesinde anayasada var olan bir madde kanunla değiştirilmez. 

19 Ocak 2012Detay İçin Tıklayınız
Cumhurbaşkanı Seçimi Kanunu Tasarısı

Kullandığımız her oydan bu dünyada ve öbür dünyada sorumluluğumuz var. Bunun vebalini mutlaka vicdanlarımızda değerlendirerek taşıyacağız

19 Ocak 2012Detay İçin Tıklayınız
Cumhurbaşkanı Seçimi Kanunu Tasarısı

Şimdi, niye bu Anayasa’ya aykırı düzenlemeye bu Yüce Meclisin çok değerli milletvekilleri olarak sizler, bizler alet edilmeye çalışılıyoruz?

19 Ocak 2012Detay İçin Tıklayınız
CHP Grup Önerisi: Yerel Basın ve Kuruluşlarının yaşadığı sorunlar

10 kişiden fazla çalışanı bulunan yerel gazeteler o ilin yararlandığı kısmi teşviklerden yararlandırılıyor olsa da 10’un altında çalışanı bulunan, örneğin 9 ya da 8 kişinin çalıştığı bir gazetenin bu haktan yararlandırılmaması gerçekten anlaşılab

11 Ocak 2012Detay İçin Tıklayınız
375 Sayılı Kanun Hükmünde Kararname İle Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılması Hakkında Kanun Teklifi

Benden önceki değerli hatiplerin de ifade ettiği birçok konuda maalesef “Eşit İşe Eşit Ücret” sloganıyla kamuoyuna yansıtılan ve adı çok güzel olan bir kanunun bugün nasıl adına uymadığını gösteren bazı örnekleri hep beraber dinledik

05 Ocak 2012Detay İçin Tıklayınız
375 Sayılı Kanun Hükmünde Kararname İle Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılması Hakkında Kanun Teklifi

Unutulan o kadar insan, o kadar devletin bürokratı var ki, inanınız neresinden düzeltsek bunu düzeltmemiz mümkün değil, aynen deve misali. Boynun eğir demişler, biri demiş ki: “Neresi doğru?” Bunun hiçbir doğru tarafı yok

05 Ocak 2012Detay İçin Tıklayınız
Bu insanlar yılda bir ay ücretsiz izinli, fazla mesaileri yok, aile yardımı yok ve mağdur

“Değerli kardeşim, asgari ücretle çalışmaya razı mısın?” “Evet.” “Sigorta istiyor musun?” “Evet.” “O zaman sigortayı tam istiyorsan hesabına yatırdığım asgari ücret parasının yarısını ertesi gü

16 Aralık 2011Detay İçin Tıklayınız
Bu memleket hukuk devleti değil mi?

2004 Ekim ayında devir teslim yapılmış, şimdi sizin o değerli bürokratlarınız bu devir teslim yapılırken, neden bu tapuyu görmemişler? Neden yanlışlığı ortaya koymamışlar?

16 Aralık 2011Detay İçin Tıklayınız
Üniversite bütçeleri

Üniversitelerimizde sayısal artışa karşılık nitelik artışı sağlanamamış, birçok üniversitemiz, öğrenciler ve ailelerinin gözünde yüksek lise olarak değerlendirilir hâle gelmiştir

12 Aralık 2011Detay İçin Tıklayınız
2012 Bütçesi üzerine şahsı adına yaptığı konuşma

Millet iradesi hiçe sayılarak son altı ayda tam otuz beş adet kanun hükmünde kararnamenin çıkartılmasıyla devletin temelleri sarsılmış, birçok kurum yok edilmiş, egemen güçlerin ve terör örgütünün taleplerinin tek tek yerine getirilmiş olduğu bir dönem

10 Aralık 2011Detay İçin Tıklayınız